Konu resmiKur’an Ayında Kur’an Harflerine İlgi Büyüktü
Baş Muharrir

قرآن آينده  قرآن حرفلرينه  ايلگي بيوكدي مبارك رمضان آينڭ آردندن بايرامه  اولاشدق. هپڭزه  حضور و موتلولق طولی بر بايرام ديلييورم. عثمانليجه  فعاليتلري و چاليشمه لري رمضان اولمه سنه  رغمًا بركتلي گچدي. تركيه  گنلنده  گوزل خبرلر آلمه يه  دوام ايدييورز. حتّی بالقان ئولكه لرندن گوزل خبرلر گلييور. بولغارستانده  بزي اينترنتدن تعقيب ايدن بر اوقويوجيمز، درگي واسطه سيله  عثمانليجه  أوگرنمه يه  موفّق اولديغني، بالقان گزيسي اثناسنده  بو ئولكه يي زيارت ايدن بر آبونه مزدن أوگرندك. بو آرقداشمز شو آن بولغارستانده  اطرافنده كي انسانلره  عثمانليجه  أوگرتييور. قونويله  ايلگيلي دتايلري داها صوڭره  سزلرله  پايلاشاجغز. ئولكه مزده  ايسه ، معلوم ياز آيلري ”ياز قورسلري“ عنوانيله  آيري بر اگيتيم دونمي انسانلريمز ايچون. بو قورسلرده  ير آلان درسلردن بريسي ده  سزلرڭ ده  تخمين ايده جگي أوزره  عثمانليجه  ايدي. ايلك ئوگرتيم چاغنده كي چوجقلريمز، عثمانليجه  ناصل أوگرنيليرمش هركسه  گوسترديلر. اوقوللرده  ياپيلان قورسلرده  بيڭلرجه  چوجغمز عثمانليجه يه  ايلك آديمي آتديلر. بو آراده  - آرامزده  قالماسين- قولاي اوقومه  دينيلن بولومده كي متنلري ده  اوقور حاله  گلديلر. يينه  ئولكه مزڭ چشيتلي ولايتلرنده  ترتيب ايديلن عثمانليجه  قورسلرينڭ سرتيفيقه  تورنلري واردي. هر مسلك و ياشدن بيڭلرجه  وطنداشمز عثمانليجه  اوقويور بلگه سي آلديلر و شيمدي اونلر عثمانليجه  متنلري اوقويانلر اولارق گله جك و گچمشه  برلكده  باقييورلر. بو تورنلردن بريسنه  بن ده  قاتيلدم. استانبول ملّي اگيتيم مديريمز ده  تشريف ايتديلر. قورسييرلر، أوگرتمن آرقداشلريمزدي. اوقوللرده  سچمه لي درس اولان عثمانليجه  درسنى ويرمه  قابليتنى گليشديرمك ايچون باقانلغمزڭ خيرات وقفي ايله  مشترك آچديغي قورسلره  قاتيلمشلردي. چوق ويريملي گچديگني سويله دكلري قورسلرڭ ايلك بولومندن مأذون اولديلر. چوجقلريمز گچمشنى بيلوب گله جگه  اوموتله  باقان أوگرتمنلريمزه  امانت. پكي، بز نه لر ياپدق؟ سزڭ ده  بيلديگيڭز گبي بو رمضان آينده  سكسان بر ایلمز و لفقوشه يه  عائد امساكيه يي عثمانليجه  اولارق حاضرلادق و اينترنت سیته مزدن اجرتسز اولارق سز اوقورلريمزه  و بتون انسانلره  اولاشديردق. امساكيه  محقّق هر طرفده  واردي اما عثمانليجه  اولارق حياتڭ ايچريسنده  ير آلمسي، عثمانليجه يه  اولان ايلگيمزه  قاتقيده  بولونديغي ده  واقعه . درگيمزڭ سيته سني ده  يڭيله دك.  درگي اولارق، هم يڭي قاپي هم ده  بايزيد كتاب فوآرنده  سز اوقورلريمزله  بر آرايه  گلدك. بعض ايللريمزده  كولتور چاديرلري آچيلدي. اورالارده  ده  ١٥ دقيقه ده  عثمانليجه  أوگرنه بيليرسڭز أتكينلكلري ياپدق. بو رمضان آيمز ده  شكر طولی طولی گچدي. و آغستوس صاييمزله  سزلرله  برلكده يز. بو آي طورسون گورلك خواجه مزي مسافر ايدييورز. ايشيقلي ماصالرله  باشلايان عثمانليجه  أوگرنمه  و شيمديلرده  أوگرتمه  سرووننى و عثمانليجه  حقّنده كي بريكيمنى محقّق اوقومه ڭزي توصيه  ايدرم. ”طغرا ناصل اوقونور؟“ دييورسه ڭز صوڭ صحيفه يه  باقمليسڭز. و هكذا مراق ايتديگڭز قونو و بلگه لر سزلري بكلييور. بر داهاكي گوروشمه مزه  قدر قالڭ صاغليجاقله . متین اوچار Mübarek Ramazan ayının ardından Bayram’a ulaştık. Hepinize huzur ve mutluluk dolu bir bayram diliyorum. Osmanlıca faaliyetleri ve çalışmaları Ramazan olmasına rağmen bereketli geçti. Türkiye genelinde güzel haberler almaya devam ediyoruz. Hatta Balkan ülkelerinden güzel haberler geliyor. Bulgaristan’da bizi internetten takip eden bir okuyucumuz, dergi vasıtasıyla Osmanlıca öğrenmeye muvaffak olduğunu, Balkan gezisi esnasında bu ülkeyi ziyaret eden bir abonemizden öğrendik. Bu arkadaşımız şu an Bulgaristan’da etrafındaki insanlara Osmanlıca öğretiyor. Konuyla ilgili detayları daha sonra sizlerle paylaşacağız. Ülkemizde ise, malum yaz ayları “Yaz Kursları” unvanıyla ayrı bir eğitim dönemi insanlarımız için. Bu kurslarda yer alan derslerden birisi de sizlerin de tahmin edeceği üzere Osmanlıca idi. İlköğretim çağındaki çocuklarımız, Osmanlıca nasıl öğrenilirmiş herkese gösterdiler. Okullarda yapılan kurslarda binlerce çocuğumuz Osmanlıcaya ilk adımı attılar. Bu arada -aramızda kalmasın- kolay okuma denilen bölümdeki metinleri de okur hale geldiler. Yine ülkemizin çeşitli vilayetlerinde tertip edilen Osmanlıca kurslarının sertifika törenleri vardı. Her meslek ve yaştan binlerce vatandaşımız Osmanlıca okuyor belgesi aldılar ve şimdi onlar Osmanlıca metinleri okuyanlar olarak gelecek ve geçmişe birlikte bakıyorlar. Bu törenlerden birisine ben de katıldım. İstanbul Milli Eğitim Müdürümüz de teşrif ettiler. Kursiyerler, öğretmen arkadaşlarımızdı. Okullarda seçmeli ders olan Osmanlıca dersini verme kabiliyetini geliştirmek için Bakanlığımızın Hayrat Vakfı ile müşterek açtığı kurslara katılmışlardı. Çok verimli geçtiğini söyledikleri kursların ilk bölümünden mezun oldular. Çocuklarımız geçmişini bilip geleceğe umutla bakan öğretmenlerimize emanet. Peki, biz neler yaptık? Sizin de bildiğiniz gibi bu Ramazan ayında seksen bir ilimiz ve Lefkoşe’ye ait imsakiyeyi Osmanlıca olarak hazırladık ve internet sitemizden ücretsiz olarak siz okurlarımıza ve bütün insanlara ulaştırdık. İmsakiye muhakkak her tarafta vardı ama Osmanlıca olarak hayatın içerisinde yer alması, Osmanlıcaya olan ilgimize katkıda bulunduğu da vakıa. Dergimizin sitesini de yeniledik. Dergi olarak, hem Yenikapı hem de Bayezid kitap fuarında siz okurlarımızla bir araya geldik. Bazı illerimizde kültür çadırları açıldı. Oralarda da 15 dakikada Osmanlıca öğrenebilirsiniz etkinlikleri yaptık. Bu Ramazan ayımız da şükür dolu dolu geçti. Ve Ağustos sayımızla sizlerle birlikteyiz. Bu ay Dursun Gürlek Hocamızı misafir ediyoruz. Işıklı masalarla başlayan Osmanlıca öğrenme ve şimdilerde öğretme serüvenini ve Osmanlıca hakkındaki birikimini muhakkak okumanızı tavsiye ederim. “Tuğra nasıl okunur?” diyorsanız son sayfaya bakmalısınız. Ve hakeza merak ettiğiniz konu ve belgeler sizleri bekliyor. Bir dahaki görüşmemize kadar kalın sağlıcakla.

Metin UÇAR 01 Ocak
Konu resmiOsmanlıca Öğreniyorum
Osmanlıca Öğreniyorum

Osmanlıca Öğreniyorum Merhaba Arkadaşlar! Osmanlıca içerisinde sıklıkla geçen Arapça kelimelerin imlasına devam ediyoruz. Geçen ay verdiğimiz sülasi mücerred kalıplar ve kelime örneklerini okuyup anlamaya çalışmışsanız çok keyifli bir bölüme geçeceğiz. Yani mastar kelimelerden İsm-i Fail ve İsm-i Meful yapmayı öğreneceğiz. Tersinden bakarsak İsm-i Fail ve İsm-i Meful olarak gelen bir kelimenin mastarını nasıl bulacağımızı göreceğiz. Öncelikle şunu bilelim, bütün Sülasi Mücerred Mastarların İsm-i Fail ve İsm-i Mefulleri bir kalıpta gelir. Yani bu iki kalıbı öğrenmekle, pek çok kelimeden yeni çok kelimeler türetebiliriz. Peki, bu iki kalıp nedir?     Şimdi de kod olarak kullandığımız kalıbı hatırlayalım. فعل Dikkat ederseniz İsm-i Fail yaparken kod kelimenin ilk harfinden sonra bir “Elif” harfi koyduk ve Fâil diye okuduk. İsm-i Meful yaparken ise, kod kelimenin ilk harfinden önce “Mim” harfi, kod kelimenin ikinci harfinden sonra ise bir “Vav” harfi koyduk ve Mef’ûl diye okuduk. Bundan sonra yapılacak olan ise, Sülasi Mücerred Mastar kalıplarından hangisi olursa “Fe, Ayın ve Lam” harflerinden oluşan kod kelimenin ilgili yerlerine ilgili harfleri koyarak İsm-i Fail veya İsm-i Mefûl yapabiliriz. Elbette buna bağlı olarak, o kalıpta gelen kelimelerin de İsm-i Fail ve Mefullerini türetebiliriz. Bilmemiz gereken bir nokta da İsm-i Fail işin yapan manası verirken, İsm-i Meful işten etkilenen manası vermektedir. Şimdi aşağıdaki ayrıntıya dikkat edelim. Bu Sülasi Mücerred Mastar kalıbında fazladan bir “Te” harfi var. Dolayısıyla biz bu kalıpta gelen hizmet kelimesinin fail ve mefulünü nasıl yapacağız sorusu akla gelebilir. Bizim için önemli olan “Fe, Ayın ve Lam” harflerinden oluşan kod kelimedir. Buna göre mastar kelimenin karşılığı olan “Fe, Ayın ve Lam” harflerinin olduğu hali göz önünde bulundurarak ilgili yerlere ilgili harfleri koyarak fail ve mefullerini bulacağız. Aynı şekilde aşağıdaki kalıp ve kelimeye bakalım. Dikkat: Her sülasi mücerred kelimenin İsm-i Fail veya Mefulü bu kalıplarda gelmek diye bir zorunluluk yok. Tâcir kelimesi fail olarak kullanılır fakat metcûr diye bir kelime kullanmayız. Şimdi de aşağıdaki kelimelerin İsm-i Faillerini bulmanızı ve manalarını altlarına istiyoruz. Aşağıdaki kelimelerin hem İsm-i Faillerini hem de İsm-i Mefullerini ve altlarına da manalarını yazalım.

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiKelimelerin Kökenlerine Yolculuk
Kelimelerin Kökenkerine Yolculuk

Dil, yaşayan ve gelişen canlı bir hakikat olduğundan dolayı kullandığımız kelimelerin asli yapılarını bilmek dili daha iyi anlamamıza ve tanımamıza kapı açar. Bugün sizinle yine günlük dilde kullandığımız pek çok kelimenin kökenlerine yeni bir yolculuk yapmaya çalışacağız.  Evet, ilk kelimemiz “peygamber”den  başlıyoruz: ديل، ياشايان و گليشن جانلي بر حقيقت اولديغندن طولايي، قوللانديغمز كلمه لرڭ اصلي ياپيلريني بيلمك، ديلي داها ايي آڭلامه مزه  و طانيمه مزه  قاپي آچار. أوزللكله  گچمشنى بيلديگمز هر كلمه ، ديلمزي زنگينلشديره رك داها بيلينچلي قونوشمه مزي صاغلار. PEYGAMBER: Haber getiren manasındaki bu kelime farsçadır. Bu kelime Haber anlamındaki “peyam” kelimesi ile, getiren, götüren anlamındaki “ber” özne ekinin birleşmesi ile oluşmuştur. Arapçası “nebi” olan bu kelime dilimizde daha çok kullanılmaktadır. REHBER: Bu kelime dilimize farsçadan geçmiştir. “Rahber” şeklinde doğan bu kelime, farsçada yol anlamındaki “rah” kelimesi ile, götüren anlamındaki “ber” kelimesinin izdivacından oluşmuştur. Yol götüren, yol gösteren manasına gelen bu kelime zamanla dilimizde rehber şeklinde yumuşatılarak kullanılmıştır. KAHVALTI: Osmanlıda sabahları kahve içmek âdettendi. Ecdadımız aç karnına kahve içmemek için kahvenin öncesinde bir şeyler yerdi. Zamanla bir öğün ismi haline gelen bu yemeğe “kahvealtı” dediler. Yıllar sonra bu ifade kahvaltı şekline gelip dilimize oturdu. HOŞAF: Bu kelime farsça kökenli olup “hoş” ve “ab” kelimelerinin bir araya gelmesi ile oluşmuştur. Tatlı, hoş su anlamına gelen bu ifade zamanla değişerek hoşaf şeklini almıştır. BETER:  Dilimizde “beter” kelimesi “bedter” kelimesinden bozulma bir kelimedir. Farsçada “bed” kötü, fena anlamındadır. “Ter” ise “en çok, daha çok” manası vermektedir. “Bedter” ise en kötü, en fena anlamına gelmektedir. Mesela, “Allah beterinden saklasın” derken en fenasından korusun diye dua ederiz. HAFTA: Bu kelime farsça kökenlidir. Farsça “7” anlamında “heft” sayısından türetilmiş olup günlerin sayısını ifade etmektedir. PAPUÇ: Bu kelime farsça ayak anlamıdaki “pa” kelimesi ile örtmek anlamındaki “puş” kelimesinin izdivacından oluşmuştur. Ayak örten manasındadır. SERPUŞ: Bu kelime farsça baş anlamındaki “ser” kelimesi ile örtmek anlamındaki “puş” kelimesinin izdivacından oluşmuştur. “Başı örten eşya” anlamındadır. KEMTER: “Kem” aşağı, alt anlamındadır. “Ter” ise farsçada “en çok, daha çok” manası vermektedir. Kemter ise en aşağı anlamında bir kalıp ifadedir. Mesela, “kemter kulunu affet yâ Rabbi” derken bu aşağı kulunu affet diye niyazlarda bulunulur. KAPLUMBAĞA: Bağa, kurbağa demektir. Eski hali “Kaplubağa” şeklindedir. Yani kurbağanın kabuklu olanı anlamındadır. Zamanla galat olarak kaplumbağa haline dönüşmüştür. “Taşbağa” kelimesi ise zamanla “tosbağa” şeklini almıştır. ANTİPARANTEZ: Dilimizde yanlış kullanılan bir ifadedir. Aslı "Entre parenthese" şeklinde idi. Parantez içinde anlamına geliyordu. Zamanla “entır parantezi” tam zıttı bir hale getirip parantez dışı anlamına gelen “antiparantez” ifadesine çevirdik. SAATLER OLSUN: Osmanlı zamanında hamamda yıkandıktan sonra, berberde traş olduktan sonra insanlar birbirlerine “sıhhatler olsun” olsun diye hayır duada bulunurlardı. Zamanla bu ifade değişerek “saatler olsun” şekline döndü.

Mirza Ayhan İNAK 01 Ocak
Konu resmiİlk Telgraf Hattı
Belge Okumaları

ايلك تلغراف خطّي وارنادن شمني يه  تلغراف خطّي تلغرافڭ كشفنڭ آردندن، تلغرافي ايلك صاحبلنن و بو قونويه  جدّي اگيلن ئولكه  عثمانلي دولتي اولمشدر. سلطان عبدالمجيد (سلطنتي: ١٨٣٩-١٨٦١)، او دونمڭ شرطلرنده  خبرلشمه يي اولدقجه  خيزلانديراجغني دوشونه رك، تلغراف قونوسنده  دنياده كي ايلك أونملي چاليشمه لري باشلاتان كيشي اولمشدر. بو چرچوه ده  پلانلانان ايلك بيوك تلغراف خطلري ايسه ، استانبول ادرنه ، ادرنه - صوفيه - بلغراد و طونه  نهري ساحللري بوينجه  اولمشدر. بو صاييمزده ، ايلك تلغراف خطلرندن بري اولان وارنا- شمني آراسنده كي خطّڭ انشاسي ايله  ايلگيلي وثيقه لره  ير ويره جگز. وارنا- شمني آراسنده كي تلغراف خطّي ايچون ٢٠ دوربين طلبي يايينلاياجغمز ايلك وثيقه  (٣٣١/٢١٣١٢)، ١٥ اكيم ١٨٥٣ تاريخلي اولوب؛ او گونلرده  عثمانلي طوپراغي اولان، گونمزده  ايسه  بولغارستان صينيرلري ايچنده  ير آلان وارنا و شمني شهرلري آراسنده  انشا ايديلمكده  اولان تلغراف خطّي ايله  ايلگيليدر. وثيقه ده  تلغراف خطّنڭ انشاسي ايچون ٢٠ عدد دوربين، يتكيلي مقاملردن طلب ايديلمكده در. Varna’dan Şumnu’ya Telgraf Hattı Telgrafın keşfinin ardından, telgrafı ilk sahiplenen ve bu konuya ciddî eğilen ülke Osmanlı Devleti olmuştur. Sultan Abdülmecîd (Saltanatı: 1839-1861), o dönemin şartlarında haberleşmeyi oldukça hızlandıracağını düşünerek, telgraf konusunda dünyadaki ilk önemli çalışmaları başlatan kişi olmuştur. Bu çerçevede planlanan ilk büyük telgraf hatları ise, İstanbul-Edirne, Edirne-Sofya-Belgrad ve Tuna Nehri sahilleri boyunca olmuştur. Bu sayımızda, ilk telgraf hatlarından biri olan Varna-Şumnu arasındaki hattın inşası ile ilgili vesikalara yer vereceğiz. Varna-Şumnu Arasındaki Telgraf Hattı İçin 20 Dürbün Talebi Yayınlayacağımız ilk vesika (BOA, İ.HR, 331/21312), 15 Ekim 1853 tarihli olup; o günlerde Osmanlı toprağı olan, günümüzde ise Bulgaristan sınırları içinde yer alan Varna ve Şumnu şehirleri arasında inşa edilmekte olan telgraf hattı ile ilgilidir. Vesikada telgraf hattının inşası için 20 adet dürbün, yetkili makamlardan talep edilmektedir. Atûfetlû Efendim Hazretleri Tuna sevâhiline yapılması muktezây-ı irâde-i seniyye-i Hazret-i Pâdişâhîden olan telgrafa dâir develtlû Ömer Paşa Hazretlerine yazılan tahrîrâta cevâben tevârüd eden şukkası taraf-ı vâlâ-yı seraskerîden bâ-tezkere gönderilmiş olduğundan manzûr-u âlî-i cenâb-ı pâdişâhî buyurulmak üzere arz ve takdîm kılındı. Meâl-i tezkereden müstebân olduğu üzere mezkûr telgrafın li-ecli’t-tecrübe şimdilik Varna’dan Şumnu’ya kadar inşâsına teşebbüs olunup bunun için îcâb eden yirmi aded dürbünün mübâyaa ve irsâli husûsu müşârileyh hazretleri tarafından Viyana Sefâret-i Seniyyesine yazılmış ve bu taraftan dahî te’kîd ve izbârı lâzım geleceği gösterilmiş olmakla olbâbda her ne sûretle irâde-i seniyye-i hazret-i mülûkâne müteallik buyurulur ise ona göre harekete mübâderet olunacağı beyânıyla tezkere-i senâverî terkîm kılındı efendim. Fî 12 Muharrem Sene: 1270 (15 Ekim 1853 Cumartesi) Ma’rûz-u çâker kemîneleridir ki Resîde-i esâbi-i tebcîl olan işbu tezkere-i sâmiye-i asfâneleriyle zikr olunan tezkere ve şukka manzûr-u âlî-i Hazret-i Pâdişâhî buyurulmuş ve husûs-u mezkûrun bu taraftan dahî te’kîd ve izbârı müteallik ve şerefsudûr buyurulan emir ve irâde-i seniyye-i cenâb-ı mülûkâne muktezây-ı celîlinden olarak mâr’ül-beyân tezkere ve şukka yine savb-ı sâmî-i asfiyâlarına iâde kılınmış olmakla olbâbda emr u fermân hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fî 13 Muharrem Sene: 1270 (16 Ekim 1853 Pazar) تلغراف خطّي ايچون ١٠٠ دوربين داها طلب ايديلييور يايينلاياجغمز ايكنجي وثيقه  (١٠٦/٥١٧١)، ٢٥ اوجاق ١٨٥٤ تاريخلي اولوب؛ وارنا و شمني آراسنده  انشا ايديلن تلغراف خطّي ايچون ١٠٠ دوربينه  داها احتياج اولديغي ايله  ايلگيليدر. Telgraf Hattı İçin 100 Dürbün Daha Talep Ediliyor Yayınlayacağımız ikinci vesika (BOA, İ.HR, 106/5171), 25 Ocak 1854 tarihli olup; Varna ve Şumnu arasında inşâ edilen telgraf hattı için 100 dürbüne daha ihtiyaç olduğu ile ilgilidir. (BOA, İ.HR, 106/5171) Atûfetlû Efendim Hazretleri Orduy-u Hümâyûnca husûl-ü muhâbere-i serîa zımnında evvel emirde Şumnu’dan Varna’ya kadar i’mâl olunması iş’âr olunan telgraf lâzımesiçün Viyana Sefîri Saâdetlû Ârif Efendi Hazretleri marifetiyle yirmi aded dürbün celb olunarak ve mezkûr telgrafın i’mâlâtı resîde-i hitâm olarak sûret-i isti’mâl ve idâresi lâzım gelenlere meşk ve ta’lîm ettirileceği ve işbu telgrafın maa dürbün beher dânesi dört yüz elli kuruş masrafla vücûda geleceği cihetle lüzûmu kadarının kâmilen i’mâli istîzânına dâir Devletlû Ömer Paşa Hazretlerinin tevârüd eden tahrîrâtı beraber gelen tezkere-i seraskerî ile meşmûl nazar-ı şevketeser-i hazret-i şehinşâhî buyurulmak için arz ve takdîm kılınmış olup bunun fâidesi müsellem olduğundan ve masârıfı dahî cüz’iyyâttan bulunduğundan sâye-i şevketvâye-i hazret-i cihândârîde muktezâ olan yerlere kâmilen yapmak üzere îcâb eden yüz aded dürbünün daha mübâyaa ve irsâli husûsunun sefîr-i müşârileyhe ve îcâbının tesviye ve icrâsı maddesinin müşîr-i müşârileyh hazretlerine bildirilmesi zımnında tahrîrât-ı mezkûrenin keyfiyetin taraf-ı vâlây-ı sipehsâlârîye havâlesi hakkında her ne vechile emr u fermân cenâb-ı şehriyârî müteallik ve şerefsudûr buyurulur ise mentûk-u celîle icrâ olunacağı beyânıyla tezkere-i senâverî terkîm kılındı efendim. Fî 25 Rebî’ul-âhir Sene: 1270 (25 Ocak 1854 Çarşamba) Ma’rûz-u çâker kemîneleridir ki Zîver-i dest-i tebcîl olan işbu tezkere-i sâmiye-i asfâneleriyle zikr olunan tezkere ve tahrîrât manzûr-u şevketmevfûr-u hazret-i şâhâne buyurulmuş ve istîzân-ı sâmi-i vekâletpenâhîleri vechile mezkûr telgrafın muktezâ olan yerlere kâmilen yapılmak üzere îcâb eden yüz aded dürbünün daha mübâyaa ve irsâli husûsunun sefîr-i müşârileyhe ve îcâbının tesviye ve icrâsı maddesinin müşîr-i müşârileyh hazretlerine bildirilmesi zımnında tahrîrât-ı mezkûrenin iâdesiyle keyfiyetinin taraf-ı vâlây-ı sipehsâlârîye havâlesi şerefsünûh ve sudûr buyurulan emr u fermân-ı hümâyûna cenâb-ı mülûkâne muktezây-ı celîlinden olarak mâr’ül-beyân tezkere ve tahrîrât yine savb-ı savâbnümây-ı asafîlerine iâde kılınmış olmakla olbâbda emr u fermân hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fî 26 Rebî’ul-âhir Sene: 1270 (26 Ocak 1854 Perşembe) Aşağıdaki telgrafi okuyunuz. Çözümünü ayın 15’inde osmanlicadergi.com adresinde bulabilirsiniz.

Arif Emre GÜNDÜZ 01 Ocak
Konu resmiTürkiyede Osmanlıca Öğrenmek Arabca Öğrenmekden Daha Önemlidir
Mülâkâtlar

Mülakat: DURSUN GÜRLEK mülâkatı Yapan: METİN UÇAR طورسون گورلك  ملاقات: متین اوچار خواجه م، طورسون گورلكي طانييورز اما بر ده  بز سزڭ آغزيڭزدن طانيتسه ق اوقويوجيلريمزه . طورسون گورلكڭ طانيناجق بر يوڭي اولمامقله  برابر يينه  ده  بعض جمله لر سويله مك ايسترم. توقاتڭ تورخال ايلچه سنڭ أوزوم أورن كوينده  دنيايه  گلدم. ايلك اوقولي كويمده  اوقودم. صوڭره  توقات امام خطيب ليسه سني بيتيردم. امام خطيب ليسه سنده  اوقوركن ادبياتده  تمايل فضله يدي. باشاريلي اولديغم، سوديگم درسلردن بريدي. طبیعی ديگر درسلرده  باشاريسز اولديغم معناسي چيقاريلماسين. اونلرده  ده  باشاريليدم. اما ادبيات خواجه مز ادبياتي داها فضله  سوديرمشدي. امام خطيبي بيتيرنجه  الهياتمي اوقويايم، ادبيات فاكولته سنه مي گيده يم دييه  بر تردّد ياشادم. ايكيسني ده  دوام ايتديرمك ايسته دم. او زمان يوكسك ليسانس انستيتوسيدي.  الهيات دگلدي.  دوز ليسه دن ده  امتحانه  گيررك ديپلومه  آلدم. ادبياتي ده  أويله  بيتيردم. مرمره  اگيتيم فاكولته سنده . اصل برانشم ادبيات، ادبيات أوگرتمني يم اما بنده  استانبول محبّتي، استانبول سوگيسي چوق فضله  اولديغي ايچون -أوگرتمنلك تعيينم استانبول طيشنه  چيقديغنده  اورالره گيتمدم- استانبولده  قالمق مقصديله  حتّی گورومدن ده  استعفا ايتدم. طولاييسيله  ادبيات أوگرتمنلگي سوره م آزدر. خواجه م عثمانليجه يي ناصل طانيملارسڭز؟ داها چوق كولتور مؤسّسه لرنده ، غزته لرده ، درگيلرده  چاليشدم. شو آنده  ده  ٣، ٤، حتّی ٥ يرده  ده  عثمانليجه  درسلري ويرييورم. داها طوغري افاده سيله  عثمانلي تركجه سي درسلري ويرييورم. درسلره  علاقه  چوق فضله  و هر كسيمدن انسان قاتيلييور. بو درسلره ، هر مسلكدن آووقات، دوقتور، مهندس، أونيورسيته  أوگرنجيسي، أو خانمي وسائره  و هر ياشدن، طبیعیكه  يعني ١٨، ١٩ ياشلرنده  طلبه مز اولديغي گبي ٧٠، ٧٥ ياشنده  ده  طلبه مز وار. گوزل بر شي چونكه . بزم دينمزڭ ده  توصيه سي، علمڭ بشيكدن مزاره  قدر توصيه  ايديلمسيدر. بو اولديغنه  گوره  علمڭ ياشي يوق. قالديكه  عثمانليجه  چوق گنيش قاپساملي بر لساندر. عثمانليجه  درسي آلمق ايسته ين انسان، ضمنًا دييوركه ، بن تفسير أوگرنه جگم، حديث أوگرنه جگم، فقه أوگرنه جگم، تصوّف أوگرنه جگم، ادبيات أوگرنه جگم و بوڭا بڭزر علملري أوگرنه جگم. عثمانليجه  ديمك بودر.  او باقيمدن بن قونويي بو نظرله  دگرلنديرديگم ايچون، درسلرمده  متن اوقومه لرينه  داها چوق آغيرلق ويرييورم. متنده  گچن جمله لرله ، اوراده  گچن بيلگيلرله  علاقه  قورارق تاريخي فقره لر آنكدوتلر، شعرلر، كلام كبارلر نه  وارسه  اوقونويور و بيلديگم قدريله  آڭلاتمه يه  چاليشييورم. بر نوع درسمز كولتور صحبتنه  دونوشويور. او باقيمدن جاذب حاله  گلييور. نردن بيلييورسڭز بوني دیرسه ڭز، درس ساعتي ٢ ساعتدر. بو ٢ ساعتلك سوره  بيتيگي حالده  ”درسه  دوام ايده لم خواجه م“ سوزندن بوني بيلييورم. ذاتًا عثمانليجه  أوگرنمكدن مقصد ده  بو كولتوري الده  ايتمك اولديغنه  گوره ، بن براز ده  پشين ويرييورم بو كولتوري. پكي، خواجه م ٤، ٥ ير صايديڭز؛ طلبه لرڭ فضله  اولديغندن بحث ايتديڭز. سبب نه ؟ يعني اسكيدن طلب چوق فضله  دگلدي، اسكيدن بري بو ايشلري ياپان بريسي اولارق نه  دیرسڭز، عثمانليجه يه  طلب نه دن آرتدي؟ طوغري، اسكيدن بو قدر ايلگي علاقه  يوقدي. اسكيدن بو قدر فضله  ايلگي علاقه نڭ اولمایيشنڭ بر قاچ سببي وار طبیعی. بر كره  قورقو واردي. آچيق قونوشمق لازمسه  ياساقدر، ارتجاع بيلمم نه  بڭزري قورقوتمه لردن طولايي بر چكينگنلك واردي. اللّٰهه  شكر آرتيق بوگون او تورلي قورقولر قالمادي. تردّدلر قالمادي. ايكنجيسي؛ دنيا ايلرلييور افندم ايشته  گيديشاته  آياق اويديرمق لازم. تاريخ مراقي چوق فضله . اسكيدن ده  واردي اما شيمدي داها فضله  وار تاريخ مراقي. بڭا صورارسه ڭز تلويزيونده  يايينلانان تاريخله  ايلگيلي يالان ياڭليش پروغرامله  ايلگيلي يالان ياڭليش تاريخ ديزيلري دخي بو معناده  خدمت ايتمشدر. مثلا اوني سير ايدن وطنداش ديمشدركه  -هيچ اولمازسه  بر قسمي- ”ياهو بن ايشڭ اصلنى أوگرنه يم باقايم. بو ايشڭ اصلنى ناصل أوگرنه جگم. عثمانلي يي أوگرنمك ايچون عثمانليجه يي بيلمك گركييور.“ يعني سز دائما تاريخڭ اوريژينالندن اوقويامييورسه ڭز جودت تاريخني اوريژينالندن اوقويامييورسه ڭز، خواجه  صعد الدین افندينڭ تاج التواريخنه  بر يبانجي گوزيله  باقييورسه ڭز، عثمانلي مدنيتنى، ناصل عثمانلي تاريخنى، عثمانلي ادبياتنى، عثمانلي تربيه سني، عثمانلي كولتوريني، عثمانلي آدابنى، افرادينى جامع، اغيارينه  مانع ناصل بيله جكسڭز؟ يعني عثمانليجه يي بيلمدن، عثمانلي مدنيتنى، كولتوريني حقّيله  بيلمه مز ممكن دگل. استانبولمزده  بولونان مشهور كتبخانه لر، بايزيد دولت كتبخانه سي اولسون، ملّت كتبخانه سي اولسون، سليمانيه  كتبخانه سي اولسون آغزينه  قدر عثمانليجه  اثرلرله  طولی. بن رحمتلي جميل مريجڭ ياننه  چوق دوام ايتدم. استاددن چوق دويمشمدر. دیرديكه  ”اولادم، تركيه ده  عثمانليجه  أوگرنمك عربجه  أوگرنمكدن داها أونمليدر.“ ذاتًا عثمانليجه  بر مقدار صوڭره  سني عربجه  أوگرنمه يه ، فارسجه  أوگرنمه يه  تشويق ايده جكدر. افنديم اسكيلر نه  ديرلرمش؛ بر انسانڭ، مكمّل بر يازارڭ، بر خواجه نڭ، بر عالمڭ نه  قدر مكمّل بر خواجه ، نه  قدر مكمّل بر علم آدمي اولديغني وياخود كولتور آدمي اولديغني تعريف ايتمك ايچون بر جمله  سويلرلرمش. ”السنۀ ثلاثه ده  ماهر.“ يعني تركجه ، عربجه ، فارسجه يي بيله جك. ذاتًا عثمانليجه  ديديگمز لسان ده ؛ تركجه نڭ، عربجه نڭ، فارسجه نڭ أوزي. طولاييسيله  عثمانليجه يه  أوڭجه لك ويرمك لازم… بر كره  كندي ديلمز. مع الاسف بعض كسيملر عثمانليجه يي عربجه  گبي، فرانسزجه  گبي، انگليزجه  گبي يبانجي بر ديل ظنّ ايدييورلر. خير افندم، بزم كندي ديلمز، ساده جه  حرف دگيشيك. بوگون ناصل لاتين حرفلريني قوللانييورسه ق، لاتين حرفلري ناصل ترك آلفابه سي دگلسه  آدي أوستنده  لاتين آلفابه سي، دون ده  عرب آلفابه سني قوللانييوردق؛ آراده كي فرق بو. يعني بز عثمانليجه  بيلمكله  كندي دگرلريمزي كندي ديللريله ، كندي كولتورلريله ، كندي اڭگين و زنگين دنيالريله  أوگرنييورز. فضولي ديوانني اوريژينالندن اوقويورز. بو نه  گوزل بر شي؛ صويي منبعندن ايچمه نڭ لذتي بامباشقه در. ديني اثرلري، كولتور اثرلريني اوريژينالندن اوقومه نڭ حظّنى، ذوقنى و أوزه لگنى ياشايابيلمك ايچون يگانه  چاره ، بو لساني حقّيله  أوگرنمكدن گچييور. آز أوڭجه ده  افاده  ايتديگم گبي، مكمّل عثمانليجه  أوگرنه بيلمك ايچون كولتورل آلت ياپنڭ ده  زنگين اولمسي گركييور. يعني عثمانليجه  درسنه  دوام ايدن بر طلبه  وياخود طلبه لر، بو آراده  ديني علملري ده  اوقوياجقلر. تفسير، فقه، حديث، كلام، ادبيات وسائره … عثمانليجه  چوق زنگين بر خزينه ، خزينه ده كي مجوهرلردن حقّيله  استفاده  ايده بيلمه مز ايچون، كولتور دنيامزڭ چوق زنگين اولمسي ايجاب ايدييور. عثمانليجه ، آز أوڭجه  افاده  ایتديگڭز گبي عربجه ، فارسجه  و تركجه دن متشكّل. باتي ديللرندن كلمه لر ده  وار. بويله  باقيلديغنده  بر يانده  بر يوغونلق وار، زورلق وار گبي گوزوكويور. عثمانليجه يي أوگرنمك زورمي؟ عثمانليجه  أوگرنمك زور دگل، بڭا صورارسه ڭز هيچ بر لسان زور دگلدر. أونملي اولان أوگرنمه نڭ متوديني بيلمكدر. أوگرنمه  ايستگنه  صاحب اولمقدر. و ايشني ذوقله  ياپمقدر. هر قونوده  اولديغي گبي، عثمانليجه يي ايي أوگرنمك ايچون ايي خواجه لره  احتياجمز وار. شيمدي بو ايي خواجه لر سوزيني براز آچالم. عثمانليجه  أوگرتن خواجه نڭ كنديسي ده  عثمانليجه يي مكمّل دگلسه  بيله  مكمّله  ياقين بيلمسي گركير. بيلمسي ده  كافي دگل بيلديرمسي گركييور. يعني ايي بر متودله  و سوديره رك أوگرتمسي گركييور. خواجه نڭ او درسي سوديره بيلمه سي ايچون ده  طلبه نڭ خواجه يي سومسي لازم. ذاتًا عثمانليلر زماننده  بر انسانه  هانگي اوقولي، هانگي مكتبي، هانگي مدرسه يي بيتيرديڭز، هانگي مدرسه ده  مأذون اولدڭز دييه  صورمازلردي. ”هانگي خواجه  افندينڭ رحلۀ تدريسنده  بولونديڭز؟“ ديرلردي. بو چوق أونملي. خواجه  چوق أونملي. آز أوڭجه  ده  افاده  ايتديگم گبي، بڭا ادبيات درسنى سوديرن بنم خواجه مدر. او باقيمدن عثمانليجه  درسي ويره جك خواجه لريمزڭ بو خصوصه دقّت ايتمه لري گركييور. براز ده  تكنيك يوڭندن بحث ايده يم. متن اوقومه لرينه  آغيرلق ويرمك گركييور. شيمدي اوقوللريمزه  عثمانليجه  سچمه لي درس اولارق قوندي. بن بو خبري دوينجه  هم سويندم هم أوزولدم. أوزولدم كلمه سني شويله  تأويل ايده يم. هم سويندم هم تردّد ايتدم. سويندم بو بزم ذاتًا اڭ آز ٣٠-٤٠ ييلدر ايده آلمز اولان بر دوشونجه  طرزيدي. گیچ بيله  قالينمشدي. مع الاسف چوق گیچ قالينمشدر. تا ١٩٦٠’لي ييللرده  باشده  پيامي صفا اولمق أوزره  برچوق مشهور يازاريمز عثمانليجه نڭ هم ده  مجبوري درس اولارق ليسه لره  قونولمه سني سويله يوب طورديلر. چوق گیچ قاليندي. طبیعی بر ايشي هيچ ياپمامقده نسه  گیچ ياپمق اولادر، دييوب تسلّي بولابيليرز. بن ايسترمكه  اختياري سچمه لي درس دگل ده  مجبوري درس اولسون. هر شيئڭ بر وقت مرهوني واردر. بر گون گلير، مجبوري درس اولور. طولاييسيله  بعض خواجه لريمز چوق فضله  غرامر بيلگيسي ويرييورلر. غرامره  فضله  يوغونلاشييورلر. بو ده  طلبه  ايچون چوق جاذب اولمايور. طلبه  صيقيلييور. طبیعیكه  غرامر بيلينه جك بو ايشڭ اساسيدر. اما سز ٢ ساعتلك درسڭ ٢ ساعتنى غرامر ياپارسه ڭز طلبه  او درسدن اوصانير و بر مدّت صوڭره  گلمز. بن رحمتلي پروفسور محمد قاپلان خواجه مزڭ توصيه سنه  اويويورم. و متن اوقومه لرينه  آغيرلق ويرييورم. متنده  صيره  گلنجه  غرامر ده  گوسترييورم. عثمانليجه يه  سزڭ ده  بحث ايتديگڭز گبي ١٧ ياشندن ٧٠ ياشلرينه  قدر انسانلر طالب اولويورلر. بو اونلرڭ حقلي بر طلبي. گوزل بر شي، فقط سزه  گوره  عثمانليجه  هركس أوگرنمليمي؟ شويله  بر آلغي وار، أونيورسيته لرده  ذاتًا تاريخجيلر وار، ادبياتجيلر وار، هركسڭ أوگرنمه سنه  نه  گرك وار. بويله  بر دوشونجه  ده  وار، نه  دیرسڭز؟ بو دوشونجه ، دوشونولمدن اورته يه  آتيلمش بر دوشونجه در. ذاتًا هركسدن مقصد، أوّلا او جمله  أوزرنده  طورمق لازم. طبیعیكه  ادبيات فاكولته لرنده ، تاريخ بيليملرنده ، باشقه  فاكولته لريمزده  عثمانليجه  درسلري اوقوتولويور. اما بونلر يترلي دگل. بتون ليسه لرده ، بتون اورته  درجه لي اوقوللرده  اوقوتولمليدر. شو معناده  هركسڭ بيلمسي لازم. شيمدي چنبرلي طاشده  شو گورديگڭز كوپرولي محمد پاشا تربه سنڭ أوڭندن گچييور. اما هيچ كيمسه  ويا چوق آز كيمسه  اوراده كي ”صدر اسبق مرحوم و مغفور له كوپرولي محمد پاشا روحيچون الفاتحه “ كتابه سني اوقويامييور. بورادن هركس گچييور. اونڭ ايچون هركس ديينجه  ذاتًا بز ملّتمزڭ بتون فردلريني قصد ايدييورز. صوڭره ، أوگرنمه نڭ نه  ضرري وار. هركس أوگرنملي. بزم أونيورسيته  دونممزده  عثمانليجه يله  حتّی قرآنله  داها أوڭجه دن هيچ قارشيلاشمامش آرقداشلريمز تاريخ و ايلگيلي بولوملره  گلييورلردي. أونيورسيته ده  ايلك دفعه  گورويورلردي عثمانليجه يي. داها أوڭجه دن قارشيلاشمش اولسه لردي داها ايي دگلميدي؟ صنعت، الفت و انسيتدر. يعني صيجاقلقدر، ياقينلقدر و اونوتمايالمكه ، عثمانلي مدنيتي عين زمانده  يازي مدنيتيدر. و عثمانلي مدنيتي طاشه  ياڭسييان بر مدنيتدر. آز أوڭجه  ده  افاده  ايتديگم گبي، تاريخه  مزارلقلر، تربه لر، كتابه لر… بونلر اجداديمزڭ بوگونه  ميراث اولارق بيراقديغي مدنيت شاه اثرلري. بز اونلردن ناصل استفاده  ايده جگز؟ عثمانليجه  بيلمك ديمك موسيقي يي بيله جكسڭ، خطّاطلغي بيله جكسڭ، عطري يي اوقوياجقسڭ، دده  افنديدن ذوق آلاجقسڭ، خطّاط شيخ حمداللّٰهڭ يازيلريني گورنجه  كندڭدن گچه جكسڭ. حافظ عثمانڭ يازيلريني گورنجه  يازي مدنيتنى احتشامي قارشيسنده  عادتا كندڭدن گچه جكسڭ. بو گوزللكلره  بو معنوي ذوقي ياشامه نڭ طاتمه نڭ يگانه  يولي، يينه  بر كره  داها سويله يه لم، دونكي مدنيتمزڭ ديلي اولان عثمانليجه يي أوگرنمكدن گچييور. قورسلرده  ايلگينچ اولان آڭلاتابيله جگڭز آنكدوت وارمي؟ چوق اولويور. بر طاقيم قلاسيكلشمش، تريم حالنه  گلمش جمله لر وار. اگر سز او جمله لري اسلامي كولتورڭ و اسلامي بيلگينڭ گرگي اولارق داها أوڭجه دن بيلمييورسه ڭز، عثمانليجه  متنلري چوزركن اونلري ياڭليش اوقورسڭز. حتّی اويديرورسڭز. مثلا آدم بوسنه  و حرسكي، بو سنه  و هر سنه  دييه  اوقومش. ياخود سز اگر نور علی نور يعني نور أوستنه  نور سوزيني داها أوڭجه دن بيلمييورسه ڭز اوني شويله  اوقورسڭز: ”نه  وار علي نه  وار.“ يعني بو تور شيلري گورويورم بن. طبیعی گولويورز. ايي ده  بر وسيله  اولويور. چونكه  بويله  محصوللرڭ بر داها اورته يه  چيقمامسي ايچون براز ادبيات اوقويڭ، اسلامي اصطلاحلري بيلڭ. محمد عاكفڭ صفحاتي چوق مهم بر اثر أويله  دگلمي؟ باش اوجي كتابي. بني باغيشلاسينلر، ادبيات خواجه لريمز ده  داخل، چوغي كيمسه  -چوق ادّعالي بلكه  سويله يه جگم جمله  اما- ازبرله مه يي بر طرفه  بيراقالم، تلفّظ ياڭليشي ياپمادن يوزندن بيله  زور اوقويور. بن أويله  ليسه  أوگرتمنلري طانيمشمدركه  صفحات دیمييورلر سفاهت دييورلر. حتّی داها ايلري گيده يم، بو مملكتده  كولتور باقانلغي ياپمش باقانلردن بري ده  سفاهت كلمه سني قوللانمشدر. نه در خواجه م صفحات، دوشونويورم. نیيه  دوشونويورسڭ قرداشم، صفحه  كلمه سنڭ چوغوليدر. محمد عاكفڭ اثري ٧ بولومدن اولوشديغي ايچون صفحه لر. بويله  يوزلرجه  مثال ويره بيليرز. يعني عثمانليجه  بيلنڭ ديلي زنگينلشييور. ديل ايكي معنايه  گلير. بر بيلديگمز لساني زنگينلشييور، بر ده  گوڭلي زنگينلشييور. ديل عين زمانده  گوڭل ديمكدر. قلب ديمكدر. ”اهل دلدر دييه مم سینه سي صاف اولمايانه ، اهل دل بربريني بيلمه مك انصاف دگل“ شاعر ديمش. ديمككه  ايكي ديللي اولويور عثمانليجه  بيلن. عثمانليجه  بزده  گنلده  اوقومه ، بريكن تراكم ايدن، زنگينلكلردن استفاده  ايتمك آماجيله  أوگرنيلن بر چاليشمه . هيچ يازمه يه  چاليشان اولويورمي؟ سز تخته يه  يازييورسڭز، گوسترييورسڭز. نوط طوتايم ديين چيقييورمي؟ چيقييور اما مع الاسف نادر. اوت، حقيقتًا أوگرنجيلريمز ”خواجه م هپ اوقويورز، براز ده  يازسه ق“ دييورلر. حقيقتًا چوق ايي اولور، بن ده  او قناعتده يم اما سوره مز آز. بنجه  يازمه يه  ده  أونم ويرمك لازم؛ بن يازارق أوگرندم يازمه يي. توقات امام خطيب ليسه سنده  اوقوركن بز بر درسخانه يه  گيدردك. رسالۀ نور درسلري اوقوردق. باشقه  بر درسخانه ده  ده  عثمانليجه  اوريژينالندن اوقونوردي. و اورده  عين زمانده  يازمه  ده  أوگرتيليردي. اورايه  ده  گيدردم بن، فقط داها صوڭره  بني منع ايتديلر اورايه  گيتمكدن. فقط بن ديڭله مدم اونلري. گيتدم، اييكه  گيتمشم؛ ٣ آي گيتدم، ايشيقلي رحله ده  عثمانليجه  يازمه يي أوگرندم. بويله جه  اوقور- يازار آدم اولدم. خواجه م سز عين زمانده  استانبول سوداليسي، استانبول انته لكتوئلي اولارق عثمانليجه  أوگرننلر ايچون چوق مالزمه  وارمي استانبولده ؟ درسلرده  سوركلي سويله ديگم بر سوزدر. يري گلمشكن تكرار ايده يم. استانبولده  دقّتلي گزن عالم اولور. صاغنه صولنه  باقاجق، لوحه لري اوقوياجق، مراق ايده جك كتابه لري اوقوياجق. اوقويانلره  صوراجق. بويله  مراقلي متجسّس آديملرله  استانبولده  گزرسه ڭز عالم كلمه سي بلكه  براز ادّعاليدر، اما اڭ آزندن كولتور صاحبي اولورسڭز. بن بو كتابه يي ياريسنه  قدر سوكدم، نيیه  طوغري درست سوكه مييورم، بن بو عثمانليجه يي أوگرنه جگم آرقداش دييه  قرار ويرديڭزمي؛ ايشته  بو گوزل بر شي. او باقيمدن استانبول كولتور خزينه سيدر. ذاتًا استانبول گبي مغنيسا گبي، طرابزون گبي، آماسيه گبي، بروسه  گبي عثمانلي مدنيت مركزلري ويا شهزاده  شهرلري بو باقيمدن چوق منبت بر اراضي يه  صاحبدر. ويريملي يعني. بونلرڭ باشنده  استانبول گلييور.

Mülakatlar * 01 Ocak
Konu resmiHüsn-i Hat Çalışmaları
Hüsn-i Hat Çalışmaları

Bu sayımızda öğrendiğimiz harflerden “ ش ” (Şın)’in diğer harflerle birlikte nasıl yazılacağını göreceğiz. Harfleri yazarken, daha önce öğrendiğimiz başlama ve bitiş şekillerini unutmayalım.

Mesut HIZARCI 01 Ocak
Konu resmiOsmanlıca Yazabiliyorum
Osmanlıca Yazabiliyorum

Bu ay da aşağıdaki cümleleri yazmanızı istiyoruz. Bir işe başlamadan, bir dersi öğrenmeye, bir kitabı okumaya oturmadan evvel düşün ve çalışman için lâzım olan şeyleri yanında ve elinin altında bulundur. Ta ki, ikide bir kalem, kâğıt aramaya kalkıp dikkatin dağılmasın. Çalışmaya oturduğun zaman tıpkı ateş hattında düşmanı gözetleyen bir nefer gibi uyanık ol ve dikkat kesil. Ve bütün ruhî ve bedenî kuvvetinle kendini işine ver. Bir iş üzerinde yorulursan dinlenmek için işini değiştir. Fakat dinlenme bahanesi ile asla boş oturma. Boş oturanın içi işlemeyen demir gibi pas tutar. Çok düşün. Ve bil ki çalışmak mutlaka hareket etmek veya okumak, yazmak demek değildir. Düşünen insan, maden kuyularında kazma sallayan işçiden daha çok çalışıyordur. Bir işe başladığın, bir dersi öğrenmeye, bir kitabı okumaya koyulduğun zaman telaş edip sabırsızlanma. Sakin ve metin ol. Yol al, fakat acele etme. Sindirerek çalış ve öğren. İşinde ve dersinde herhangi bir fikri ve noktayı küçümseyerek ihmâl edip geçme. Küçük ihmâlden bazen büyük zarar doğduğunu unutma. Gece yatağına uzandığın zaman, o gün ne yaptığını ve yarın ne yapacağını kendine sormadan uyuma. Her gün iyi bir eserden yüksek sesle beş on sahife oku. Bu sayede konuşma ve söz söyleme istidadın gelişir. Çalıştığın bir dersin, bir kitabın fasıl ve bahislerini bitirdikçe, kitabı kapayıp, okuduğunu ezberden hülâsa halinde not et. Bir dersi, bir kitabı en iyi anlayıp öğrenmenin yolu, onu bu suretle yazmaktır. Dikkat et: Sözlerin ve yazıların kısa, açık ve manalı olsun.                            Ç E V A P                                                     

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiTahrirat
Belge Okumaları

Tahrirat, farklı yerlerdeki resmi makamlar arasında yapılan yazışmaların genel adıdır. Özel olarak ise alt makamdan üst makama yazılan yazılardır. Aşağıda 21 Şubat 1893 tarihli, İslam birliğinin sağlanması amacıyla II. Abdülhamid Hanʹın önemli teşebbüslerinden biri olan Aşiret Mekteplerine, Mısır aşiret reislerinin çocuklarının kaydedilmesine ilişkin bir tahrirat sureti okuyoruz. Belgenin Transkripsiyonu Nezâret-i Maʻârif-i Umûmiye Mektûbî Kalemi Nomero Mısır fevkalâde komiseri devletlü Gazi Ahmed Muhtar Paşa hazretleri tarafından vârid olan fî 9 Şubat 308 tarihli tahrîrât sûretidir. Sâye-i feyz-vâye-i hazret-i pâdişâhîde Dersaâdetʹte te’sîs ve küşâdına irâde-i seniyye-i hazret-i pâdişâhî müteʻallik ve şeref-sudûr buyurulduğu gazetelerde görülen Aşâir Mektebi câmiʻa-i İslâmiye ve Osmaniyeʹnin te’yîd ve tahkîmi emrinde ittihâz buyurulmuş olan tedâbir-i seniyyenin en mühim aksâmından olduğunun bir delîl-i alenîsi olmak üzere hıtta-i Mısriyye sahârî ve tilâlindeki aşâir ve urbân meşâyihinden münevverüʹl-efkâr bazıları dahi evlâdlarını bu mektebe idhâl etmek azmine düşmüşlerdir. Hattâ ol bâbdaki arzu-yı umûmî mukaddemesi olmak üzere Mısırʹla Bingazi arasında ikâmet ve cevelânda bulunan Evlâd-ı Ali Kabîlesi tâife-i bedeviyesi meşâyihinden Hayrullah er-Rücn iki nefer oğlunun bu mektebe kayd ü kabûlü istidʻâsında bulunuyor. Mektebin hâl-i hâzırının isʻâf-ı istidʻâya müsâʻid olup olmadığı mechûl bulunmasıyla bu bâbda cevâb istîzânının alınmasına taʻlîk-i mes’ele olundu. Eğerçi mektebin hâli ve nizâmı mûmâ-ileyhin istidʻâsının tervîcine müsâʻid ise bundan cesâret alarak hıtta-i Mısriyye meşâyih-i urbânından daha bazıları ve belki haylisi bu silk-i celîle dehâlet arzusunda bulunacakları şüphesiz olmakla icrâ-yı îcâbıyla keyfiyetin emr ü işʻârı menût-ı irâde-i aliyye-i cenâb-ı nezâret-penâhîleridir. Ol bâbda. Belgenin Özeti İslam ve Osmanlı birliğinin devamının sağlanması için, Mısır ileri gelenlerinin çocuklarından çocuklarının İstanbulʹdaki Aşiret Mektebiʹne alınması hususunda Mısır fevkalade komiseri Gazi Ahmed Muhtar Paşaʹnın Maarif Nezaretiʹne yazmış olduğu tahrirat. 1. Bu tarzdaki istifli yazılarda alttan üste ve sağa doğru bir hareket var.2. “Dal” ve “He” harflerinin birleşimine iyice aşina olduk artık.3. “Ze” harfi neredeyse “Ye” harfinin noktası gibi gözüküyor. Ne var ki yukarıdaki nokta okumaya imkan veriyor.4. Bu harfi hala “Nun” okuyanlar var mı? Muhtemelen, fakat kelimenin geneli “Nun” okumaya engel!5. Bu kelimedeki “Be” harfi cılız kalmış gibi, lakin genelinden okumak mümkün.6. Emrinde kelimesinde “Nun, Dal ve He” harflerinin birleşimini görebiliyor musunuz?7. Burada iki ayrı kelime olmalarına rağmen ve “Vav” harfi kendisinden sonraki harfe birleşmezken birleşmiş.8. Bu tarz “Ye” harfinin yazımına alışmış olmalısınız.9. “Ye” harfi mürekkep taşmasından dolayı farklı yazılmış, fakat siz okudunuz, değil mi?10. Arasında kelimesinde ise, “Elif” harfi üzerinde med harfi yok, “Sin, Dal ve He” harfleri birleşirken de dişler tam belli olmuyor.11. Buradaki işaretin ne manaya geldiğini biliyor musunuz? Bu işaret “Allah” lafzının kısaltılmış halidir. Ta ki belge yere düşerse “Allah” lafzı ayak altında kalmasın.12. Kelime cümle akışından dikkatle okunarak gelinmezse “Ayın ve Elif” harfleri “Ye” zannedilebilir.13. Bu kelimede de “Ayın ve Dal” harfi “Elif” üzerine nasıl da yerleşmiş?14. Şu “He” harfi üzerindeki iki küçük çizgi “Hemze” altında esredir. “Hıtta-i” okunuşuyla “-i”nin karşılığıdır.15. Yine kelime okunarak gelinmezse “Ye” harfinin noktası “Re” harfi zannedilebilir. Sultan Abdülaziz’in tahttan indirilmesine dair fetva sureti Belgenin Özeti Sultan Abdülaziz’in tahttan indirilmesine ilişkin Bab-ı Fetva’dan Şeyhülislam Hasan Hayrullah’ın 1876 tarihli fetvası. Fetva nedir? Fetva, fıkhî bir meselenin şer‘î hükmünün beyanı manâsında bir terimdir. Müşkil meseelelerin hal ve beyanı için sorulan sualin cevabına denir. Fetva, fakîhin (İslâm hukuku âliminin) hüküm mahiyetinde ol­maksızın verdiği cevaptır. Fetvayı veren fakîhe müftü, hüküm veren fakîhe ise kadı denilir. Son zamanlarda fetva rükünlerinin başındaki davet şekilleri; “Allâhü‘l-hâdî”, “mine‘t-tevfîk” gibi sadeleştirilerek kullanılmıştır. İkincü rükünde sual vardır ki, fetvanın asıl özelliği sualleri cevaplandırmasıdır: “Bu mes’ele beyânında cevâb ne vechiledir ki … beyân buyurula” gibi. Sualin peşinden cevâb rüknü gelir; çoğu kez “el-cevâb olur” veya “olmaz” şeklinde kısa cevaplar verilir. Cevabın altında fetvayı yazan müftünün adı “ketebehü‘l-fakîr”, “harrerehü‘l-fakîr” ibareleriyle birlikte yazılır, isimden sonra da “ufiye anhü” şeklinde dua yer alır. Kelimeler Vârid: Ulaşan, yetişenSâye-i feyz-vâye-i hazret-i pâdişâhî: Nasibi bolluk ve bereket olan padişah hazretlerinin sayesindeKüşâd: Açma, açışİrâde-i seniyye: Padişahın yüce emriMüteʻallik: Alakalı, bağlıŞeref-sûdûr: Şerefle ortaya çıkanAşâir: AşiretlerCâmiʻa: Topluluk, birlikTe’yîd: KuvvetlendirmeTahkîm: Sağlamlaştırmaİttihâz: Kabullenmek, edinmekTedâbir-i seniyye: Yüce tedbirlerAksâm: KısımlarDelîl-i alenî: Açık delilHıtta: Ülke, memleketSahârî: Sahralar, çöllerTilâl: TepelerUrbân: AşiretlerMeşâyih: Şeyhler, ihtiyarlarMünevverüʹl-efkâr: Fikirleri aydınlanmış, aydın kimselerMukaddeme: Başlangıç, girişCevelân: Dolaşma, gezmeNefer: Bir kişiİstidʻâ: Rica etmek, dilemekİsʻâf: Bir isteği yerine getirmekBâb: Konu, hususİstîzân: İzin istemekTaʻlîk-i mes’ele: Konuyu geciktirmek, bir zamana bırakmakEğerçi: Eğer kiMûmâ-ileyh: Adı geçen kişiTervîc: Değerini artırmak, kabul ettirmekSilk-i celîl: Yüce yol, usulDehâlet: Girmek, sığınmakİcrâ-yı îcâb: Gereğinin yapılmasıKeyfiyet: Durumİşʻâr: Yazı ile bildirmekMenût-ı irâde-i aliyye-i cenâb-ı nezâret-penâhî: Bakanlığın dayanağı olan yüce iradete bağlıMine’t-tevfîk: Allah’ın yardımıyla anlamında duaEimme: İmamlarVech: Tarz, usul, yüzEmîrü’l-mü’minîn: Müslümanların halifesiZeyd: Fetva metinlerinde erkekleri temsil etmek için kullanılan isimMuhtelü’ş-şu‘ûr: Bilinci bozulmuş, karışmışUmûr: İşlerBî-behre: Nasipsiz, hissesi olmayanEmvâl-i mîriye: Devlet mallarıMesârif: Masraflar, giderlerTeşvîş: Karıştırma, bulandırmaBekâ: Devam etmeMuzırr: ZararlıHal‘: Kaldırma, tahttan indirmeAllâhü te‘âlâ a‘lem: Yüce Allah en iyi bilirKetebehü: (O) yazdıUfiye anhü: Kendisinden günahları affolunsun anlamında dua

H. Halit ATLI 01 Ocak
Konu resmiHuy ve Musikî
Okuma Metinleri

خوي و موسيقي مزاجه  باغلي خويلر أوزرنده، سپوردن باشقه، موسيقي ايله  لسان تمرينلري ايله  اينجه لكلرينڭ مهم تأثيرلريني ده  اونوتمايالم. قراقتر تربيه سي بحثنده  تاريخده  أوڭ بيراقمش اولان اسكي آتنه ليلرجه، گنچلرڭ تحصيل و تربيه سي ژيمناستيك، موسيقي، لسان تمرينلري و بلاغت مسابقه لري اولمق أوزره  باشليجه  أوچ غروبه  آيريليردي. و گنچ بر آتنه لي ايچون ايي بر تحصيل، تربيه  گورمش اولمق، ايي بر ژيمناستيك و موسيقي بيلمك و مملكتنڭ آتا لر ميراثي اولان ديلني بتون اينجه لكلري ايله  أوگرنمش اولمق ديمكدي. نيته كيم بوگون يوكسك مدنيتلي غرب مملكتلرنده  ده  ايش بويله در. بو مملكتلر خصوصيله  ملّي ديل، يعني ياشايان و بالفعل قونوشولوب يازيلان ديل بحثنده  غايت حسّاس و تيتيزدر. بر گنچ مكتبده، هر شيدن أوّل مملكتنڭ ديلني مكمّل بر صورتده  أوگرنير. بو باقيمدن بزم مكتبلريمزڭ گريلگنى و آجيقلي حالني دوشوننجه  ملّت و مملكتنى سون بر انسان ايچون أوزولمه مك ألده  دگلدر. علي فؤاد باشگيل Mizaca bağlı huylar üzerinde, spordan başka, mussiki ile lisan temrinleri ile inceliklerinin mühim tesirlerini de unutmayalım. Karakter terbiyesi bahsinde tarihte ün bırakmış olan eski Atinalılarca, gençlerin tahsil ve terbiyesi jimnastik, musiki, lisan temrinleri ve belagât müsabakaları olmak üzere başlıca üç gruba ayrılırdı. Ve genç bir Atinalı için iyi bir tahsil, terbiye görmüş olmak, iyi bir jimnastik ve musiki bilmek ve memleketinin atalar mirası olan dilini bütün incelikleri ile öğrenmiş olmak demekti. Nitekim bugün yüksek medeniyetli garp memleketlerinde de iş böyledir. Bu memleketler hususiyle milli dil, yani yaşayan ve bilfiil konuşulup yazılan dil bahsinde gayet hassas ve titizdir. Bir genç mektepte, her şeyden evvel memleketinin dilini mükemmel bir surette öğrenir. Bu bakımdan bizim mekteplerimizin geriliğini ve acıklı halini düşününce millet ve memleketini seven bir insan için üzülmemek elde değildir. Ali Fuat Başgil  

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiSana, Bana, Vatanıma, Ülkemin İnsanlarına Dair
Okuma Metinleri

سڭا، بڭا، وطنمه ، ئولكه مڭ انسانلرينه  دائريازلر بيليرم مملكتمه  أوزگو يگيت كوي دليقانليلرينڭ اينجير چكردگي مسئله لرله  بربرلريني قورشونلادقلري برينڭ ئولو دوداقلرندن صيزان قان داها قورومادن أوستنه  جهنّم گونشلرده  گوگرمش مور سينكلر قونوب قالقان ديگري قان تر ايچنده  يايلا يوللرنده  ماوزرينڭ دميرينى آلننه  طايامش يورگي صوسزلقدن بوڭالان ايچندن محبوسخانه  چشمه لري آقان آڭسزين پارلايان ككليكلري ژاندارمه  باصقيني صانوب آپ آڭسز سلاحنه  داورانان نيجه  دليقانليلرڭ فیگورانلق ياپديغي يازلر بيليرم مملكتمه  أوزگو   گوزلر بيليرم ئولكه مه  دائر قارشيلقسز قالمش بر سودا گبي گلير قالا قالمش بر قييده  ملول و تنها قلبم گبي غائب اولمش طاراجق جيبلرنده  اللري تيتره ين كنار محله  چوجقلري بر صيجاق صومون ايچون، يالين قات بر طون ايچون دوكولورلر بولوارلره  ياپراقلر گبي.   قادينلر بيليرم ئولكه مه  عائد يوركلري آق دڭز گبي گنيش، صولوغي آفريقه  گبي صيجاق گوگسلري چوقور اووه  گبي منبت طاغ گبي اوتورورلر أولرنده  ليمانلر گميلري ناصل بكلرسه  أويله  بكلرلر ارككلريني ياصلاندڭمي چينار گبيدر اونلر صاردڭمي اوموت گبي.   عصيان شعرلري بيليرم صوڭره  كلمه لركه  طانق گبي گچر آدمڭ يورگندن حرفلر حرب دوزني آلمشدر مصراعلرنده  كيمي بر اورغونجي يي گيجه  رؤياسنده  ياقه لامشدر كيمي بر صويغون سفره سنده  ايشيقلي سفره لرده  خيرسزڭ غيرتلاغنه  طيقانمشدر.   مسلمان يوركلر بيليرم داها قيزديمي جهنّم كسيلير سوديمي جنّت أللر بيليرم خشين خويرات مرد آلنلر گورمشمكه  وطنمڭ جغرافيه سيدر هر قيريشيغي صوريلاجق بر حسابي هر چيزگيسي تاريخدن بر ياپراغي آڭلاتير.   بتون بونلرڭ أوستنه  هپسنڭ أوستنه  سودا سوزلري سويله ملي يم وطنم ملّتم توم انسانلر قرداشلرم صوڭره  سن گلمليسڭ ديلمڭ اوجنه  آدڭ گلملي آدڭ قورتولوشدر اما سويله مه ملي يم جان قوشم، اومودم، جانم سوگيليم. اردم بايزيد Yazlar bilirim memleketime özgü Yiğit köy delikanlılarının İncir çekirdeği meselelerle birbirlerini kurşunladıkları Birinin ölü dudaklarından sızan kan daha kurumadan Üstüne cehennem güneşlerde göğermiş mor sinekler konup kalkan Diğeri kan ter içinde yayla yollarında Mavzerinin demirini alnına dayamış Yüreği susuzluktan bunalan İçinden mahpushane çeşmeleri akan Ansızın parlayan keklikleri jandarma baskını sanıp Apansız silahına davranan Nice delikanlıların figüranlık yaptığı Yazlar bilirim memleketime özgü  Güzler bilirim ülkeme dair Karşılıksız kalmış bir sevda gibi gelir Kalakalmış bir kıyıda melül ve tenha Kalbim gibi Kaybolmuş daracık ceplerinde elleri Titreyen kenar mahalle çocukları Bir sıcak somun için, yalın kat bir don için Dökülürler bulvarlara yapraklar gibi. Kadınlar bilirim ülkeme ait Yürekleri Akdeniz gibi geniş, soluğu Afrika gibi sıcak Göğüsleri Çukurova gibi münbit Dağ gibi otururlar evlerinde Limanlar gemileri nasıl beklerse Öyle beklerler erkeklerini Yaslandın mı çınar gibidir onlar sardın mı umut gibi. İsyan şiirleri bilirim sonra Kelimeler ki tank gibi geçer adamın yüreğinden Harfler harp düzeni almıştır mısralarında Kimi bir vurguncuyu gece rüyasında yakalamıştır Kimi bir soygun sofrasında ışıklı sofralarda Hırsızın gırtlağına tıkanmıştır. Müslüman yürekler bilirim daha Kızdı mı cehennem kesilir sevdi mi cennet Eller bilirim haşin hoyrat mert Alınlar görmüşüm ki vatanımın coğrafyasıdır Her kırışığı sorulacak bir hesabı Her çizgisi tarihten bir yaprağı anlatır. Bütün bunların üstüne Hepsinin üstüne sevda sözleri söylemeliyim Vatanım milletim tüm insanlar kardeşlerim Sonra sen gelmelisin dilimin ucuna adın gelmeli Adın kurtuluştur ama söylememeliyim Can kuşum, umudum, canım sevgilim. Erdem Bayazıt  

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiDoğdular Yaşadılar Ve Öldüler
Okuma Metinleri

طوغديلر ياشاديلر و ئولديلر بر زمانلر طوغوده  چوق عقللي و بيلگيلي بر حكمدار وارمش. بو حكمدار، ير يوزنده  ياشايان انسانلره  ايليشكين هر شيئي بيلمك ايستييورمش. وزيرلريني ياننه  چاغيرمش و: - بڭا دنياده كي توم ملتلرڭ تاريخنى يازڭ، گچمشده  و شيمدي ناصل ياشادقلريني، هانگي صاواشلره  قاتيلدقلريني و چشيتلي ئولكه لرده  گليشمش ايش و صنعت قوللريني آڭلاتڭ!“ دييه  بويورمش. و اونلره  بش ييل سوره  طانيمش. وزيرلر أوڭنده  صايغيله  اگيلمشلر. صوڭره  قراللقده كي عقللي آدملرڭ اڭ عقلليلريني بر آرايه  طوپلاميشلر و حكمدارلرينڭ ديلگنى ايلتمشلر. بش ييل صوڭره  وزيرلر سرايده  تكرار طوپلانمشلر. - بيوك حكمدارم، ديلگڭز يرينه  گتيريلدي! طيشاري يه  باقارسه ڭز ايستگڭزڭ قارشيلانديغني گورورسڭز… ديمشلر. حكمدار حيرتله  گوزلريني آچمش. سرايڭ أوڭنده  صوڭي افقده  غائب اولان بر دوه  كرواني طورويورمش. هر دوه نڭ صيرتنده  ايكي ديو هگبه  و هر هگبه نڭ ايچنده  ده ، ماروكَنله  گوزلجه  قاپلانمش اون بيوك جلد وارمش. - بو نه در، دييه  صورمش حكمدار. - بو دنيا تاريخيدر، دييه  جوابلامش وزيرلر. - بيوروغڭز أوستنه  بيلگه  كيشيلر بش ييل طورمادن چاليشديلر! - بنمله  آلايمي ايدييورسڭز، دييه  كوكره مش قرال. - عمرم بونلرڭ اونده  برينى بيله  اوقومه يه  يتمز! سويله يڭ قيصه  بر تاريخ يازسينلر. اما توم أونملي اولايلري ايچرسين. و اونلره  بر ييل داها سوره  ويرمش. بر ييل گچمش و يينه  كروان سرايڭ أوڭنده  طورمش. بو كز يالڭزجه  اون دوه  بويونده يمش و هر دوه نڭ صيرتنده  ايكي هگبه ، بونلرڭ ايچنده  ده  اون جلد كتاب وارمش. قرال چوق أوفكه لنمش. - بوگونه  قدر توم ملّتلرڭ ياشاديغي يالڭزجه  اڭ أونملي اولايلري يازمه لرينى سويله يڭ اونلره . نه  قدر سوره  ايسترلر؟ عقللي آدملرڭ اڭ عقلليسي أوڭه  چيقمش و: - يارين افندم. ايستگڭزه  يارين قاووشاجقسڭز، ديمش. - يارين، دييه  يينه له مش حكمدار شاشقينلقله . - چوق ايي. اما بني آلداتييورسه ڭز باشڭزي ييتيره جكسڭز! صوڭنده  ماوي گوك يوزنده  گونش يوكسلمش، اويقو چيچكلري توم بوگوله ييجيلكلريله  آچمشلر و حكمدار بيلگه  كيشي يي ياننه  چاغيرتمش. ياشلي بيلگه  النده  اوفاجق بر تخته  قوطویله  ايچري گيرمش. - اي اولو حكمدارم، توم انسانلق تاريخنده  ياشانمش اڭ أونملي اولايلري بوراده  بولاجقسڭز، ديمش قيصيق بر سسله . قرال قوطويي آچمش. قطيفه  بر ياصديق أوستنده  كوچك بر پارچه  پارشومن طورويورمش. و اوراده  تك بر جمله  يازيليمش: - ”طوغديلر، ياشاديلر و ئولديلر“ طوغديلر ياشاديلر و ئولديلر Bir zamanlar doğuda çok akıllı ve bilgili bir hükümdar varmış. Bu hükümdar, yeryüzünde yaşayan insanlara ilişkin her şeyi bilmek istiyormuş. Vezirlerini yanına çağırmış ve: - Bana dünyadaki tüm milletlerin tarihini yazın, geçmişte ve şimdi nasıl yaşadıklarını, hangi savaşlara katıldıklarını ve çeşitli ülkelerde gelişmiş iş ve sanat kollarını anlatın!” diye buyurmuş. Ve onlara beş yıl süre tanımış. Vezirler önünde saygıyla eğilmişler. Sonra krallıktaki akıllı adamların en akıllılarını bir araya toplamışlar ve hükümdarlarının dileğini iletmişler. Beş yıl sonra vezirler sarayda tekrar toplanmışlar. - Büyük hükümdarım, dileğiniz yerine getirildi! Dışarıya bakarsanız isteğinizin karşılandığını görürsünüz… demişler. Hükümdar hayretle gözlerini açmış. Sarayın önünde sonu ufukta kaybolan bir deve kervanı duruyormuş. Her devenin sırtında iki dev heybe ve her heybenin içinde de, marokenle güzelce kaplanmış on büyük cilt varmış. - Bu nedir, diye sormuş hükümdar. - Bu dünya tarihidir, diye cevaplamış vezirler. - Buyruğunuz üstüne bilge kişiler beş yıl durmadan çalıştılar! - Benimle alay mı ediyorsunuz, diye kükremiş kral. - Ömrüm bunların onda birini bile okumaya yetmez! Söyleyin kısa bir tarih yazsınlar. Ama tüm önemli olayları içersin. Ve onlara bir yıl daha süre vermiş. Bir yıl geçmiş ve yine kervan sarayın önünde durmuş. Bu kez yalnızca on deve boyundaymış ve her devenin sırtında iki heybe, bunların içinde de on cilt kitap varmış. Kral çok öfkelenmiş. - Bugüne kadar tüm milletlerin yaşadığı yalnızca en önemli olayları yazmalarını söyleyin onlara. Ne kadar süre isterler? Akıllı adamların en akıllısı öne çıkmış ve: - Yarın efendim. İsteğinize yarın kavuşacaksınız, demiş. - Yarın, diye yinelemiş hükümdar şaşkınlıkla. - Çok iyi. Ama beni aldatıyorsanız başınızı yitireceksiniz! Sonunda mavi gökyüzünde güneş yükselmiş, uyku çiçekleri tüm büyüleyicilikleriyle açmışlar ve hükümdar bilge kişiyi yanına çağırtmış. Yaşlı bilge elinde ufacık bir tahta kutuyla içeri girmiş. - Ey ulu hükümdarım, tüm insanlık tarihinde yaşanmış en önemli olayları burada bulacaksınız, demiş kısık bir sesle. Kral kutuyu açmış. Kadife bir yastık üstünde küçük bir parça parşömen duruyormuş. Ve orada tek bir cümle yazılıymış: - “Doğdular, yaşadılar ve öldüler”

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiTürklere Anadolu’nun kapılarını açan komutan: Alparslan
Tarihte Bu Ay

تركلره  آناطولينڭ قاپيلرينى آچان قوموتان: آلپ آرسلان سلچوقلي دولتنڭ قورولمه سنده  أونملي رولي اولان خراسان واليسي چاغري بگڭ اوغليدر. ١٠٢٩’ده  طوغدي. ايي بر تحصيل گوردي، صاييسز ظفر قازانارق مردلگي و ايي قوماندانلغي ايله  أوڭ صالدي. باباسنڭ ئولومندن صوڭره  خراسان واليسي اولدي. عمجه سي طوغرول بك، ١٠٦٣’ده  ئولديگي زمان، وصيتي أوزرينه ، سلچوقلي تختنه  آلپ آرسلانڭ آغابگي سليمان گتيريلدي، فقط ترك بگلري بوڭا اعتراضده  بولونديلر و آلپ آرسلاني حكمدار طانيديلر. آلپ آرسلان ٢٧ نيسان ١٠٦٤’ده  بيوك بر تورنله  تخته  چيقدي. بيوك بر دولت آدمي اولارق تاريخه  آدي گچن نظام الملكي وزير تعيين ايتدي. باشنه  بيوروق بگلرله  مجادله يه  گيريشن آلپ آرسلان، هپسني بر بايراق آلتنه  طوپلامایي باشاردي. بويله جه  سلچوقلي دولتي قوتلندي. ٢٦ آغستوس ١٠٧١ جمعه  گوني عسكرلريني طوپلايان آلپ آرسلان، آتندن اينه رك سجده يه  واردي و ”يا ربّي! سني كنديمه  وكيل ياپييور؛ عظمتڭ قارشيسنده  يوزيمي يره  سوریيور و سنڭ اوغرڭده  صاواشييورم. يا ربّي! نيتم خالصدر؛ بڭا يارديم ايت؛ سوزلرمده  خلاف وارسه  بني قهر ايت!“ دييه  دعا ايتدي. صوڭره  آتنه  بينرك عسكرلرينه  دوندي و ”اي عسكرلرم! اگر شهيد اولورسه م بو بياض البسه  كفنم اولسون. او زمان روحم گوكلره  چيقاجقدر. بندن صوڭره  ملكشاهي تخته  چيقاريڭز و اوڭا باغلي قاليڭز. ظفري قازانيرسه ق استقبال بزمدر.“ سلطان آلپ آرسلان، ملازگرد ظفرندن صوڭره  ١٠٧٢ سنه سنده  چوق صاييده  آتلي ايله  ما وراء النهره  طوغري سفره  چيقدي. تركلري بر بايراق آلتنده  طوپلامق ايستييوردي. اوردونڭ باشنده  بخارايه  ياقلاشدي. آمودریا  نهري أوزرنده  بولونان خنا قلعه سني محاصره  ايتدي. قلعه  قوموتاني، باطني صاپيق فرقه سنه  منسوب يوسف الخوارزمي، قلعه نڭ فضله  طاياناماياجغnي آڭلادي و تسليم اولاجغنى بيلديردي. خائن يوسف، آلپ آرسلانڭ حضورينه  چيقاريلديغي صيره ده  سلطانه  هجوم ايدوب، خنچر ايله  ياره لادى. سلطان آلب آرسلان ده  آلديغي ياره لردن قورتولامدي. دردنجي گوني، ٢٥ اكيم ١٠٧٢ تاريخنده ؛ ”هر نه  زمان دشمان أوزرينه  عظم ايتسه م، الله تعالي يه  صيغينير، اوندن يارديم ايستردم. دون بر تپه  أوزرينه  چيقديغمده ، عسكريمڭ چوقلغندن، اوردومڭ بيوكلگندن، بڭا، آياغمڭ آلتنده كي طاغ صاللانييور گبي گلدي. ’بن، دنيانڭ حكمداري يم. بڭا كيم غالب گله بيلير؟‘ دييه  بر دوشونجه  قلبمه  گلدي. ايشته  بونڭ نتيجه سي اولارق، جناب حقّ، عاجز بر قولی ايله  بني جزالانديردي. قلبمدن گچن بو دوشونجه دن و داها أوڭجه  ايشله مش اولديغم خطا و قصورلرمدن طولايي الله تعالي دن عفو ديلييور، توبه  ايدييورم. لا  الٰهه  الّا الله محمّد رسول  الله!“ دييه رك شهيد اولدي. Selçuklu Devletinin kurulmasında önemli rolü olan Horasan valisi Çağrı Beyin oğludur. 1029’da doğdu. İyi bir tahsil gördü, sayısız zafer kazanarak mertliği ve iyi kumandanlığı ile ün saldı. Babasının ölümünden sonra Horasan valisi oldu. Amcası Tuğrul Bey, 1063’te öldüğü zaman, vasiyeti üzerine, Selçuklu tahtına Alparslan’ın ağabeyi Süleyman getirildi, fakat Türk beyleri buna itirazda bulundular ve Alparslan’ı hükümdar tanıdılar. Alparslan 27 Nisan 1064’te büyük bir törenle tahta çıktı. Büyük bir devlet adamı olarak tarihe adı geçen Nizamülmülk’ü vezir tayin etti. Başına buyruk beylerle mücadeleye girişen Alparslan, hepsini bir bayrak altına toplamayı başardı. Böylece Selçuklu Devleti kuvvetlendi. 26 Ağustos 1071 Cuma günü askerlerini toplayan Alparslan, atından inerek secdeye vardı ve “Ya Rabbi! Seni kendime vekil yapıyor; azametin karşısında yüzümü yere sürüyor ve senin uğrunda savaşıyorum. Ya Rabbi! Niyetim halistir; bana yardım et; sözlerimde hilaf varsa beni kahret!” diye dua etti. Sonra atına binerek askerlerine döndü ve “Ey askerlerim! Eğer şehid olursam bu beyaz elbise kefenim olsun. O zaman ruhum göklere çıkacaktır. Benden sonra Melikşah’ı tahta çıkarınız ve ona bağlı kalınız. Zaferi kazanırsak istikbal bizimdir.” Sultan Alparslan, Malazgirt zaferinden sonra 1072 senesinde çok sayıda atlı ile Maveraünnehir’e doğru sefere çıktı. Türkleri bir bayrak altında toplamak istiyordu. Ordunun başında Buhara’ya yaklaştı. Amuderya nehri üzerinde bulunan Hana kalesini muhasara etti. Kale komutanı, Batınî sapık fırkasına mensup Yusuf el-Harezmî, kalenin fazla dayanamayacağını anladı ve teslim olacağını bildirdi. Hain Yusuf, Alparslan’ın huzuruna çıkarıldığı sırada Sultan’a hücum edip, hançer ile yaraladı. Sultan Alparslan da aldığı yaralardan kurtulamadı. Dördüncü günü, 25 Ekim 1072 tarihinde; “Her ne zaman düşman üzerine azmetsem, Allah Teâlâ’ya sığınır, O’ndan yardım isterdim. Dün bir tepe üzerine çıktığımda, askerimin çokluğundan, ordumun büyüklüğünden, bana, ayağımın altındaki dağ sallanıyor gibi geldi. ‘Ben, dünyanın hükümdarıyım. Bana kim galip gelebilir?’ diye bir düşünce kalbime geldi. İşte bunun neticesi olarak, Cenab-ı Hak, aciz bir kulu ile beni cezalandırdı. Kalbimden geçen bu düşünceden ve daha önce işlemiş olduğum hata ve kusurlarımdan dolayı Allah Teâlâ’dan af diliyor, tövbe ediyorum. Lâ ilâhe illallah Muhammedün Resulullah!” diyerek şehid oldu.

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiKitâbe Okumaları
Kitâbe Okumaları

Mezar Taşları Cennet mekân sultan Abdülaziz Han Hazretlerinin Baş kadınları Dürrünev Kadın Efendi Hazretleri 16 Cemaziyelahir yevm-i Salı sene 1313 جنّتمكان سلطان عبدالعزيز خان حضرتلرينڭ باش قادينلري درنو قادين افندي حضرتلري ١٦ جماذي الاخر يوم صالي سنه  ١٣١٣ Bağdad’ın çadırcı ailesinin Güzide evladı Süleyman Bey ameliyyât-ı cerrahiye neticesinde Henüz on sekiz yaşında iken İsviçre’de irtihal etti Zâirden Fâtiha niyaz eyler Fi 13 Kânûn-ı Sânî Sene 1337 بغدادڭ چادرجي عائله سنڭ كزيده  اولادي سليمان بك عمليات جرّاحيه  نتيجه سنده  هنوز اون سكز ياشنده  ايكن اسويچره ده  ارتحال ايتدي زائردن فاتحه  نياز ايلر في ١٣ قانون صانع سنه  ١٣٣٧ Hüve Müşîrân-ı izamdan Moralı merhum Tosun Paşa zâde Erkân-ı Harbiye ferîki Mustafa Sadreddin Paşanın kabridir. Bihürmeti seyyidinâ el-Fatiha Tarihi velâdeti Sene 1266 Tarih-i vefâtı Fi 9 Haziran Sene 1328 هو مشيران عظامدن موره لي مرحوم طوسون پاشا زاده  اركان حربيه  فريقي مصطفي صدرالدّين پاشانڭ قبريدر بحرمة سيّدنا الفاتحه  تاريخ ولادتي سنه  ١٢٦٦ تاريخ وفاتي في ٩ حزيران سنه  ١٣٢٨   Hüve’l-Bâkî Yâverân-ı şehriyariden ferîk-i nâmdâr Sa’dî Paşa ibn-i sâib oldu Hakk’a rûberâh Kalbi oldu derd mend âfet-i renc-i ecel Nâgehânı kıldı dârü’l-berr cennâtı penâh Vâlid-i merhumu serasker idi şunda yatur Her ikisi oldu hem bezm-i teceli-i İlah Tatlı sözlü pek güleç yüzlü melek huylu idi Rahmetüllahi aleyh nevvârullahi serah Çıktı üç ihlas ile tarih-i fevti hâmeden Sa’dî Paşa eyledi gûy behiştî vilve gâh Sene 1323 هوالباقي ياوران شهرياريدن فريق نامدار سعدي پاشا ابن صائب اولدي حقّه  روبراه قلبي اولدي درد مند آفت رنج اجل ناكهاني قيلدي دارالبرؤجنّاتي پناه والد مرحومي سر عسكر ايدي شونده  ياتور هر ايكيسي اولدي همبزم تجلئ الٰه طاتلي سوزلي پك گولچ يوزلي ملك خويلي ايدي رحمت الله عليه نوّارالله ثراه چيقدي أوچ اخلاص ايله  تاريخ فوتي حامه دن سعدي پاشا ايلدي كوي بهشتي جلوه  گاه سنه ١٣٢٣ Kelimeler: Güzide: SeçkinAmeliyyât-ı cerrahiye: Cerrahi müdahaleZâir: ZiyaretçiYâverân-ı şehriyari: Padişahın yardımcılarıFerîk-i nâmdâr: Ünlü korgeneralSâib: Hedefe gidenRûberâh: Gitmeye hazır, yüzü yola doğru.Derd mend âfet-i renc-i ecel: Ecel belasıyla sıkıntılıNâgehân: AnsızınDârü’l-berr: YeryüzüCennâtı penâh: Cennetler sığındıVâlid-i merhum: Vefat eden babası

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiTarihten Notlar
Tarihten Notlar

اصل فقيرلك گونلردن بر گون گرچكدن زنگين بر بابا اوغلني ياقين بر كويه  گوتوردي. بو يولجيلغڭ تك آماجي واردي، انسانلرڭ نه  قدر فقير اولابيله جكلريني اوغلنه  گوسترمك. چوق فقير بر عائله نڭ چفتلگنده  بر گيجه  و گون گچيرديلر. يولجيلقدن دونوشلرنده  بابا اوغلنه  صوردي، ”انسانلرڭ نه  قدر فقير اولابيلدكلريني گوردڭمي؟“ ”اوت!“ ”نه  أوگرندڭ پكي؟“ اوغلي جواب ويردي، ”شوني گوردم: بزم أوده  بر كوپگمز وار، اونلرڭسه  درت. بزم باغچه نڭ اورته سنه  قدر اوزانان بر حوضمز وار، اونلرڭسه  صوڭي اولمايان بر دره لري. بزم باغچه مزده  ادخال لامبه لر وار، اونلرڭسه  ييلديزلري. بزم گوروش آلانمز أوڭ آولي يه  قدر، اونلرسه  بتون بر افقي گورويورلر.“ اوغلي سوزيني بيتيرديگنده  باباسي سويله يه جك بر شي بولامدي. اوغلي أكله دى، ”تشكّر ايدرم بابا، نه  قدر فقير اولديغمزي گوسترديگڭ ايچون!“ Asıl Fakirlik Günlerden bir gün gerçekten zengin bir baba oğlunu yakın bir köye götürdü. Bu yolculuğun tek amacı vardı, insanların ne kadar fakir olabileceklerini oğluna göstermek. Çok fakir bir ailenin çiftliğinde bir gece ve gün geçirdiler. Yolculuktan dönüşlerinde baba oğluna sordu, “İnsanların ne kadar fakir olabildiklerini gördün mü?” “Evet!” “Ne öğrendin peki?” Oğlu cevap verdi, “Şunu gördüm: bizim evde bir köpeğimiz var, onlarınsa dört. Bizim bahçenin ortasına kadar uzanan bir havuzumuz var, onlarınsa sonu olmayan bir dereleri. Bizim bahçemizde ithal lambalar var, onlarınsa yıldızları. Bizim görüş alanımız ön avluya kadar, onlarsa bütün bir ufku görüyorlar.” Oğlu sözünü bitirdiğinde babası söyleyecek bir şey bulamadı. Oğlu ekledi, “Teşekkür ederim baba, ne kadar fakir olduğumuzu gösterdiğin için!” اشكلر نه ين نه سي؟ چوره سنده كيلرجه  گيزليدن گيزلي يه  ”أوكوز“ اولارق آدلانديريلمش اولان محمد پاشانڭ قوموته  ايتديگي و ايرانه  قارشي دوزنلنن بر سفرده ، اوردو قوموته  هيئتي قيشلاق چاديرنده  طوپلانمش تعرّض پلانلريني گوزدن گچيريرلركن، برلكلرڭ اعاشه سي و طاشيمه  ايشلري ايچون گتيريلمش أوكوزلردن بري چاديرڭ آرالغندن قفاسني اوزاتوب گوزلريني أوكوز محمد پاشايه  ديكمش. چوره سنده كيلر گولمه مك ايچون كنديلريني زور طوتمشلر، براز تبسّم ايدرلركن، أوكوز گيتمش. آنجق بر سوره  صوڭره  تكرار گلوب، باشني يينه  ايچري اوزاتمش و يينه  اوزون اوزون أوكوز محمد پاشايي سوزمش. بو سفر چوره سنده كيلر آرتيق كنديلريني طوتامايوب قهقهه لري باصمشلر. هركس گولمكدن قيريليركن، أوكوز محمد پاشا، ”بو حيوان بڭا نه  دييور بيلييورميسڭز؟ هادي سنڭ كيم اولديغڭي آڭلادم ده ، بو يانڭده كي اشكلر نه يڭ نه سي؟“ دييه  صورييور. Eşekler Neyin Nesi? Çevresindekilerce gizliden gizliye “Öküz” olarak adlandırılmış olan Mehmet Paşa'nın komuta ettiği ve İran'a karşı düzenlenen bir seferde, ordu komuta heyeti kışlak çadırında toplanmış taarruz planlarını gözden geçirirlerken, birliklerin iaşesi ve taşıma işleri için getirilmiş öküzlerden biri çadırın aralığından kafasını uzatıp gözlerini Öküz Mehmet Paşa'ya dikmiş. Çevresindekiler gülmemek için kendilerini zor tutmuşlar, biraz tebessüm ederlerken, öküz gitmiş. Ancak bir süre sonra tekrar gelip, başını yine içeri uzatmış ve yine uzun uzun Öküz Mehmet Paşa'yı süzmüş. Bu sefer çevresindekiler artık kendilerini tutamayıp kahkahaları basmışlar. Herkes gülmekten kırılırken, Öküz Mehmet Paşa, “Bu hayvan bana ne diyor biliyor musunuz? Hadi senin kim olduğunu anladım da, bu yanındaki eşekler neyin nesi?” diye soruyor. بني دائما گورويور زليخا، يوسف عليه السّلامه  قصد ايدوب ده  أوزرينه  گيتمزدن أوڭجه ، اوطه سنده  بولونان پوتنڭ أوزرينى أورتمش و اوندن صوڭره  يوسف عليه السّلامڭ أوزرينه  يورومشدي. يوسف عليه السّلام، اوندن اوزاقلاشمقده  ايكن آرقه سندن شويله  باغيرييوردي: ”قلبنده  ذرّه  قدر ده مي انصاف يوق يوسف، نيچون قاچييورسڭ؟“ يوسف عليه السّلام دونوب كنديسنه  شو جوابي ويردي: ”سن بر طاش پارچه سندن عبارت اولان پوتڭڭ أوزرينى، سني گورمه سين دييه  أورتويورسڭ. حالبوكه  بنم ربّم، بني دائما گورويور. ناصل اولور ده  بن، سنڭ ايستگڭه  راضي اولورم؟“ Beni Daima Görüyor Züleyha, Yusuf Aleyhisselâma kastedip de üzerine gitmezden önce, odasında bulunan putunun üzerini örtmüş ve ondan sonra Yusuf Aleyhisselâmın üzerine yürümüştü. Yusuf Aleyhisselâm, ondan uzaklaşmakta iken arkasından şöyle bağırıyordu: “Kalbinde zerre kadar da mı insaf yok Yusuf, niçin kaçıyorsun?” Yusuf Aleyhisselâm dönüp kendisine şu cevabı verdi: “Sen bir taş parçasından ibaret olan putunun üzerini, seni görmesin diye örtüyorsun. Halbuki benim rabbim, beni daima görüyor. Nasıl olur da ben, senin isteğine razı olurum?” پازارڭ آغاسي بهلول دانا بر گون هارون رشيددن بر وظيفه  ايسته دي. هارون رشيد ده  اوڭا چارشي پازار آغالغنى (دڭه تيمنى) ويردي. بهلول همن ايشه  قويولدي. ايلك اولارق بر فرونه  گيتدي. برقاچ اكمك طارتدي، هپسي نورمال غراماژندن نقصان گلدي. دونوب فرونجي يه صوردي: ”حياتڭدن ممنونميسڭ، گچينه بيلييورميسڭ، چولوق-چوجغڭله  آغزيڭڭ طادي وارمي؟“ آدم هر صوري يه  اولومسز جواب ويردي. ممنون اولديغي بر شي يوقدي. بهلول بر شي ديمه دن آيريلدي و بر باشقه  فرونه  گچدي. اوراده  ده  برقاچ اكمك طارتدي و گورديكه  بتون اكمكلر غراماژندن فضله  گلييور، اكسيك گلمييور. عين صوريلري بو فرونڭ صاحبنه  ده  صوردي و هر صوري يه  اولوملي جواب آلدي. بوندن صوڭره  باشقه  بر يره  اوغرامادن طوغري هارون رشيدڭ حضورينه  چيقدي و يڭي بر وظيفه  ايسته دي. هارون رشيد، ”بهلول داها دمين وظيفه  ويردك سڭا نه  چابوق بيقدڭ؟“ ديدي. بهلول آچيقلادى: ”افنديمز چارشي پازارڭ آغاسي وارمش. بندن أوڭجه  اكمكلري طارتمش، وجدانلري طارتمش، بوڭا گوره  هركس حسابنى أوده مش، بڭا احتياج قالمامش.“ Pazarın Ağası Behlül Dana bir gün Harun Reşid’den bir vazife istedi. Harun Reşid de ona çarşı pazar ağalığını (denetimini) verdi. Behlül hemen işe koyuldu. İlk olarak bir fırına gitti. Birkaç ekmek tarttı, hepsi normal gramajından noksan geldi. Dönüp fırıncı ya sordu: “Hayatından memnun musun, geçinebiliyor musun, çoluk-çocuğunla ağzının tadı var mı?” Adam her soruya olumsuz cevap verdi. Memnun olduğu bir şey yoktu. Behlül bir şey demeden ayrıldı ve bir başka fırına geçti. Orada da birkaç ekmek tarttı ve gördü ki bütün ekmekler gramajından fazla geliyor, eksik gelmiyor. Aynı soruları bu fırının sahibine de sordu ve her soruya olumlu cevap aldı. Bundan sonra başka bir yere uğramadan doğru Harun Reşid’in huzuruna çıktı ve yeni bir vazife istedi. Harun Reşid, “Behlül daha demin vazife verdik sana ne çabuk bıktın?” dedi. Behlül açıkladı: “Efendimiz çarşı pazarın ağası varmış. Benden önce ekmekleri tartmış, vicdanları tartmış, buna göre herkes hesabını ödemiş, bana ihtiyaç kalmamış.”

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiTuğra Nasıl Okunur
Okuma Metinleri

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiBulmaca
Bulmaca

Merhaba Arkadaşlar! Aşağıdaki kelimelerin Osmanlıca yazılışları harf tablosunda sağdan sola, yukarıdan aşağı ve çapraz olarak yerleştirilmiştir.  Latin harfli olarak verilen kelimelerin altındaki boşluklara Osmanlıca yazılışı ile yazıp harf tablosu içerisinde bularak işaretleyiniz. Bulmacanın son gönderme tarihi 25 Ağustos’tur. Neticeler 30 Ağustos’a kadar açıklanacaktır. Doğru cevapları gönderenlerin arasından 5 kişiye Osmanlıca Sünent-i Seniyye Risalesi hediye edilecektir. Cevapları fotoğrafını çekerek mektup@osmanlicadergi.com adresine gönderebilirsiniz.                           Ç Ö Z Ü M          

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak