Konu resmiKendinize Gelin!
Baş Muharrir

كنديڭزه  كلڭ! نجيب فاضل، كنجلگه  خطابه سنده  ”كوكي ازلده  و دالي ابده  بر سيستمڭ عشقنه ، وجدينه ، ديالكتيگنه ، استتيگنه ، عرفاننه ، ادراكنه  صاحب بر كنجلك“دن بحث ايدر. زيرا جميل مريج ملّتلرڭ آنا وصفنى ’ده وامليلق‘ اولارق تعيين ايدركن، فرق ايتمه مز كركن أونملي نقطه ، كنجلريمزڭ كله جك يعني بزم كله جگمز و بزم دواممز اولديغيدر. آغاج ياش ايكن اگيليرسه ، انسان يديسنده  نه  ايسه  يتمشنده  ده  او اولويورسه  -هر شي بر طرفه - باشمزي اللريمز آراسنه  آلملي و كنجلريمزه  ناصل صاحب چيقمه مز يعني كله جگي ناصل انشا ايتمه مز كركديگنه  قفا يورملي يز. فتح مارشنڭ جوشقوسيله  حماست أورتمه نڭ البته  كوزل طرفلري واردر. لكن يگرمي ياشنده  بر كنجمزڭ فاتحڭ استانبولي فتح ايتديگي ياشده  اولمقله  برلكده  عين طونانيم، اخلاق و ايده آلده  اولمه سني تأمين ايده بيلمك داها كوزل و أونمليدر. يوزيمزي باتي يه  دونديگمز يوز ييلدر، بيراقڭ ايده آل صاحبي اولمه يي، كنديمز قالامادق. بز اولمقدن چيقمقله  برلكده  كنديمزه  و اطرافمزه  يبانجيلاشدق، دشمانلاشديريلدق. قوجه  بر دولتڭ ميراثجيلري اولارق، تراكم ايدن بتون دگر وارلقلريمزي صاودق، صاووردق، هبا ايله دك. مقامندن آوروپه يي صاللايان فاتحلر، ياووزلر، سليمانلر يرينه  آوروپه نڭ فيلملريله  صاللانان و وارلقده  يوقلق ياشايان بر نسل حالنه  كلدك، يازيكه . كوندوزيمز كيجه يه ، بهاريمز قيشه ، فتحمز خسرانه  صاورولوركن عثمانليجه  اگيتيم و كولتور درگيسي اولارق دييورزكه  ”گچمشي اولمايانڭ كله جگي اولماز!“ مادام كچمشه  باقمق، كنديمزي خاطرلامق، اڭگين و زنگين كولتور دنيامزه  سياحت ياپمق ايستييورز، او زمان بو يولجيلغڭ بيلتي، او قاپينڭ آناختاري، بزه  عائد اولانڭ آدي عثمانلي تركجه سي ايله  بولوشمه يه  وارميسڭز؟ قپاغه  فاتحڭ طوپ قاپي سورلرندن كيرديگي فوطوغرافي قويدق، تاكه  فاتحه مز اولسون. ايچ صحيفه لرده  كنجلريمزه  و ايده آلنى غائب ايتمه ين روحي كنج هركسه  فاتح سلطان محمدڭ، بديع الزمانڭ، نجيب فاضلڭ، عارف نهاد آسيه نڭ، پرنس متّرنيچڭ سوزلريله  سسلندك. ”كنديڭزه  كلڭ!“ اوت، يڭي دنيا دوزننده  آقتيف رول آلاجق اولان ئولكه مز و انسانلري، دنيايه  آچيلمادن أوڭجه  كندي دگر و كولتور بريكيمنه  يعني تاريخنه  آچيلابيلمليدر. بونڭ ايچون ده  أونملي بر آديم اولارق عثمانلي تركجه سني أوگرنمك هپمزڭ بويننڭ بورجيدر. أويله يسه  هايدي هپ برابر أل أله ، اوموز اوموزه  ويره لم و أوگرنمسي قولاي اولان عثمانلي تركجه سني كرك اوقوللريمزده  أوگرنجيلر اولارق، كرك خلق اگيتيمي مركزلرنده  سيويل خلق اولارق، كركسه  عثمانليجه  اگيتيم و كولتور درگيسندن هركس اولارق أوگرنمه يه ، كليشديرمه يه  غيرت ايده لم. آوروپه نڭ يوز ييلدر أويله  يا ده  بويله  بزه  طاياتديغي ترجمه لرندن، رومانلرندن، تياترولرندن، سينامه سندن بر پارچه  اوزاقلاشوب كنديمزه  عائد اولاندن يا ديركت استفاده  ايده لم يا ده  بزه  و دنيايه  قزانديريلمه سنه  امكان طانيياجق فعاليتلر ايچريسنده  اولالم. اميديمز اودركه ، بو يڭي سورچده  بتون بر ملّت اولارق داها بر بز اولاجق و كنديمزي فرق ايده جگز. دنيانڭ أوزللكله  اورته طوغي أوزرنده  اولوشديرديغي آلغي يي كندي لهمزه  چويره رك طوغري و دوزگون آلغيلرڭ اولوشمسيله  كندي وارلغمزي و بوڭا باغلي اولارق ده  دنيايي يڭيدن كشف ايده جگز. بونڭ آد يملري عثمانلي تركجه سي قورسلري ايله  آتيلدي، شكرلر اولسون. يوڭمزي بر پارچه  ده  اولسه  كنديمزه  چويره بيلدي. شيمدي بوني كليشديرمك و داها ايي يه  طاشييابيلمك بزلرڭ اللرنده ... بو وسيله  ايله  بو چاليشمه لرڭ كليشمه سنده  امگي كچن هركسه  عثمانليجه  اگيتيم و كولتور درگيسي اولارق تشكّر ايدييورز. و بو طوپلومسال حركتڭ هپ برابر و عين غيرتله  دوام ايده بيلمه سني اميد ايدييورز. قراڭلغه  كفر ايتمك يرينه  ساده جه  اولديغڭز يرده  دونرك كونشڭ ايشيقلرندن استفاده  ايده بيليرسڭز. هايدي، هركس ايچون قولاي اولان بو ايشي سن ده  ياپابيليرسڭ! Necip Fazıl, Gençliğe Hitabe’sinde “Kökü ezelde ve dalı ebedde bir sistemin aşkına, vecdine, diyalektiğine, estetiğine, irfanına, idrakine sahip bir gençlik”ten bahseder. Zira Cemil Meriç milletlerin ana vasfını ‘devamlılık’ olarak tayin ederken, fark etmemiz gereken önemli nokta, gençlerimizin gelecek yani bizim geleceğimiz ve bizim devamımız olduğudur. Ağaç yaş iken eğilirse, insan yedisinde ne ise yetmişinde de o oluyorsa -her şey bir tarafa- başımızı ellerimiz arasına almalı ve gençlerimize nasıl sahip çıkmamız yani geleceği nasıl inşa etmemiz gerektiğine kafa yormalıyız. Fetih Marşı’nın coşkusuyla hamaset üretmenin elbette güzel tarafları vardır. Lakin yirmi yaşında bir gencimizin Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaşta olmakla birlikte aynı donanım, ahlak ve idealde olmasını temin edebilmek daha güzel ve önemlidir. Yüzümüzü batıya döndüğümüz yüz yıldır, bırakın ideal sahibi olmayı, kendimiz kalamadık. Biz olmaktan çıkmakla birlikte kendimize ve etrafımıza yabancılaştık, düşmanlaştırıldık. Koca bir devletin mirasçıları olarak, teraküm eden bütün değer varlıklarımızı savdık, savurduk, heba eyledik. Makamından Avrupa’yı sallayan Fatihler, Yavuzlar, Süleymanlar yerine Avrupa’nın filmleriyle sallanan ve varlıkta yokluk yaşayan bir nesil haline geldik, yazı ki. Gündüzümüz geceye, baharımız kışa, fethimiz hüsrana savrulurken Osmanlıca Eğitim ve Kültür Dergisi olarak diyoruz ki “Geçmişi olmayanın geleceği olmaz!” Madem geçmişe bakmak, kendimizi hatırlamak, engin ve zengin kültür dünyamıza seyahat yapmak istiyoruz, o zaman bu yolculuğun bileti, o kapının anahtarı, bize ait olanın adı Osmanlı Türkçesi ile buluşmaya var mısınız? Kapağa Fatih’in Topkapı Surlarından girdiği fotoğrafı koyduk, ta ki Fatiha’mız olsun. İç sayfalarda gençlerimize ve idealini kaybetmeyen ruhu genç herkese Fatih Sultan Mehmed’in, Bediüzzaman’ın, Necip Fazıl’ın, Arif Nihad Asya’nın, Prens Metternich’in sözleriyle seslendik. “Kendinize Gelin!” Evet, yeni dünya düzeninde aktif rol alacak olan ülkemiz ve insanları, dünyaya açılmadan önce kendi değer ve kültür birikimine yani tarihine açılabilmelidir. Bunun için de önemli bir adım olarak Osmanlı Türkçesini öğrenmek hepimizin boynunun borcudur. Öyleyse haydi hep beraber el ele, omuz omuza verelim ve öğrenmesi kolay olan Osmanlı Türkçesini gerek okullarımızda öğrenciler olarak, gerek Halk Eğitimi Merkezlerinde sivil halk olarak, gerekse Osmanlıca Eğitim ve Kültür Dergisinden herkes olarak öğrenmeye, geliştirmeye gayret edelim. Avrupa’nın yüz yıldır öyle ya da böyle bize dayattığı tercümelerinden, romanlarından, tiyatrolarından, sinemasından bir parça uzaklaşıp kendimize ait olandan ya direkt istifade edelim ya da bize ve dünyaya kazandırılmasına imkan tanıyacak faaliyetler içerisinde olalım. Ümidimiz odur ki, bu yeni süreçte bütün bir millet olarak daha bir biz olacak ve kendimizi fark edeceğiz. Dünyanın özellikle Ortadoğu üzerinde oluşturduğu algıyı kendi lehimize çevirerek doğru ve düzgün algıların oluşmasıyla kendi varlığımızı ve buna bağlı olarak da dünyayı yeniden keşfedeceğiz. Bunun adımları Osmanlı Türkçesi Kursları ile atıldı, şükürler olsun. Yönümüzü bir parça da olsa kendimize çevirebildi. Şimdi bunu geliştirmek ve daha iyiye taşıyabilmek bizlerin ellerinde... Bu vesile ile bu çalışmaların gelişmesinde emeği geçen herkese Osmanlıca Eğitim ve Kültür Dergisi olarak teşekkür ediyoruz. Ve bu toplumsal hareketin hep beraber ve aynı gayretle devam edebilmesini ümit ediyoruz. Karanlığa küfür etmek yerine sadece olduğunuz yerde dönerek güneşin ışıklarından istifade edebilirsiniz. Haydi, herkes için kolay olan bu işi sen de yapabilirsin!

Metin UÇAR 01 Ocak
Konu resmiKelimelerin Kökenlerine yolculuk
Kelimelerin Kökenkerine Yolculuk

İnsanla, kullandığı dil arasında çok derin ve köklü bir bağ vardır. İnsan; fikirlerini, duygularını, beklentilerini, hayallerini dış dünyaya en net ve en berrak şekilde lisanıyla yansıtır. Lisan, kişinin iç dünyasının, dış dünyaya açılan bir çeşit aynasıdır. Bu ayna ne kadar büyük ve parlak olursa, o nisbette kişi, iç dünyasını dışarıya nitelikli yansıtmaya muvaffak olur. Lisan aynasının küçüklüğü ve sönüklüğü nisbetinde ise fikirlerimizi, duygularımızı, hayallerimizi açmakta ve açıklamakta zorluklar yaşarız. Şimdi lisan aynamızı geliştirecek güzel kelimelerimizin kökenlerini yakından tanımaya kaldığımız yerden devam ediyoruz. İlk kelimemiz çok kullandığımız “sahi” kelimesi. انسانله ، قوللانديغي ديل آراسنده  چوق درين و كوكلي بر باغ واردر. انسان؛ فكرلريني، دويغولريني، بكلنتيلريني، خياللريني طيش دنيايه  اڭ نت و اڭ برّاق شكلده  لسانيله  ياڭسيتير. لسان، كيشينڭ ايچ دنياسنڭ، طيش دنيايه  آچيلان بر چشيت آيینه سيدر. بو آيینه  نه  قدر بيوك و پارلاق اولورسه ، او نسبتده  كيشي، ايچ دنياسني طيشاري يه  نيته لكلي ياڭسيتمه يه  موفّق اولور. لسان آيینه سنڭ كوچكلگي و سونوكلگي نسبتنده  ايسه  فكرلريمزي، دويغولريمزي، خياللريمزي آچمقده  و آچيقلامقده  زورلقلر ياشارز. شيمدي لسان آیينه مزي كليشديره جك كوزل كلمه لريمزڭ كوكنلريني ياقيندن طانيمه يه  قالديغمز يردن دوام ايدييورز. ايلك كلمه مز چوق قوللانديغمز ”صحيح“ كلمه سي. SAHİ: Bu kelime Arapça kökenli bir kelimedir. Aslı “sahîh”tir. Zamanla kelime sonundaki “h” düştüğünden “sâhi” şeklinde söylenegelmiştir. “Gerçek, gerçekten, gerçek olarak” anlamlarına gelmektedir. Büyük dilcimiz Nihad S. Banarlı “Arapçada sahîh diye bir söz vardır. Ecdad bunu “sâhi” diye uzatıp inceltmiştir.” der. Yine aynı kelime ayrılma hâli ekinin kalıplaşmasıyla “Gerçekten, hakikaten” manasıyla  “sâhiden” şeklinde de kullanılır. GÂVUR: Bu kelime Arapça “kâfir” kelimesinin zamanla değişmesi sonucunda “gâvur” şeklinde dilimize yerleşmiştir. Halk dilinde Müslüman olmayan kimse için, özellikle de Hristiyanlar için söylenir. Tanzimat fermanıyla bu tabirin kullanılması yasaklanmış ve kullananlar hakkında cezai işlem uygulanmıştır. Bir müddet sonra “Gâvura gâvur denilmeyecek” şeklinde garip bir ifade ile bu yasak toplumda yaygınlaştırılmaya çalışılmıştır. TEMCİD PİLAVI: “Temcid” ululama, yüceltme, övme anlamındadır. Osmanlıda uyuyan Müslüman halkı sahura kaldırmak için müezzinler Peygamber Efendimizi yücelten övgü dolu temcidler, ilahiler, salavatlar okurlardı. Bu nedenle sahur vakti bu güzel ilahilerin okunduğu zamanı ifade etmek için “temcid vakti” olarak da isimlendirilirdi. Zamanla uykudan sahur yemeği için kalkmaya da “Temcîde kalkmak” denildi.  Sahura kalkılır, sahur yemekleri yenir, bir sonraki günün orucu için hazırlıklar yapılırdı. İşte bu yemekte iftardan kalmış bir yemeği, pilavı ısıtıp tekrar, sofraya koyma hakkında “temcid pilavı” deyimi kullanılırdı. Bu deyim hala canlılığını muhafaza etmektedir. Bizler günümüzde tekrar tekrar söz konusu edilen, öne sürülen, içimizi bayacak kadar tekrar edilen şeyler hakkında bu deyimi kullanmaktayız. KABZIMAL: Bu kelime Arapça kökenli iki kelimeden oluşan bir birleşik kelimedir. “kâbiz” kelimesi ile “mal” kelimesinin izdivacından oluşan bu kelimenin aslı “Kâbiz-i mal” şeklindedir. Kelime “malı elinde tutan” anlamına gelmektedir. Osmanlıda meyve ve sebzeyi üreticiden alarak komisyon karşılığı satıcıya intikal ettiren aracıya bu isim verilirdi. Ayrıca  devletin bazı resmi gelirlerini toplayan tahsildarlara da bu ismin verildiği görülmektedir. ZIMPARA: Bu kelime Farsça kökenlidir. Farsça “nalbant bıçağı” anlamındaki “sumpâre” kelimesinden bozulup dilimize geçmiştir. İçinde çok sert metal parçacıkları bulunan ve aşındırıcı özelliği olan tabiî kayalar bu iş için kullanılırdı. SİPAHİ: Farsça  “ordu, asker” anlamındaki “İspâh” kelimesi zamanla “sipah” şeklinde söylenir oldu. Sipah kelimesine Arapça nispet eki “-і” eklenmesiyle bu kelime şu anki şekline geldi. Osmanlı ordusunda bir sınıf süvâri askerine bu ad verildi. MEYHANE: Bu kelime birleşik bir kelimedir. Farsça “mey” şarap anlamındadır. “Hane” ise ev, yer manasına gelir. Meyhane de içinde şarap gibi içkiler içilen ve satılan yere denmektedir. GEBERMEK: Eski Türkçe olan bu kelime “karnı şişip ölmek” anlamındadır.  Bu ifade sevilmeyen kimseler ve hayvanlar için kullanılır. Hakaret anlamı taşıdığından bir Müslüman için bu ifade kullanılmaz. Müslüman biri hakkında “Vefat etti”, “hakka yürüdü”, “rahmete kavuştu”, “rahmet-i Rahmana erdi” gibi hürmet ve merhamet içeren ifadeler kullanılır. TENEŞİR: Bu kelime farsça “ten-şûy” birleşik kelimesinden dilimize geçmiştir. Farsça beden anlamındaki “ten” ve yıkayan kişi manasındaki  “şuy” kelimelerinin bir araya gelmesi ile oluşmuştur. Ölüyü yıkayan kimselere denirdi. Günümüzde ise ölünün bedeninin yıkandığı tahta veya beton yere deniliyor.

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiHüsn-i Hat Çalışmaları
Hüsn-i Hat Çalışmaları

Bu sayımızda öğrendiğimiz harflerden “ م ” (Mim)’in diğer harflerle birlikte nasıl yazılacağını göreceğiz. Harfleri yazarken, daha önce öğrendiğimiz başlama ve bitiş şekillerini unutmayalım.

Mesut HIZARCI 01 Ocak
Konu resmiKitabe Okumaları
Kitâbe Okumaları

Menba-ı cûd u himem Sultan Mahmud ez-zamanBu sebili eyledi tecdid ve ihyâ âb iç منبع جود و همم سلطان محمود الزّمانبو سبيلي ايلدي تجديد و احيا آب ايج Eylemiş cennet mekan Mahmud Han evvelinBaş kadın âlicenâbı ânı inşâ âb iç ايلمش جنّتمكان محمود خان أوّلڭباش قادين عاليجنابي آني انشا آب ايج Nâgehân-ı âteşle mahv olmuşdu âb ve revnakıŞimdi suyun(u) buldu tamir oldu a’lâ âb iç ناكهان آتشله  محو اولمشدي آب و رونقيشمدي صوين بولدي تعمير اولدي اعلي آب ايج Meşreb-i pâki ola derya gibi pür cûş-ı feyzÖmr-i Nuh ihsan ide ol-Şâh-ı Mevlâ âb iç مشرب پاكي اوله  دريا كبي پر جوش فيضعمر نوح احسان ايده  اولشاه مولی آب ايج Ayniyâ dildâdedir tarihine mâ-i hayatBu sebili kıldı Han Mahmud icrâ âb iç1246 عينيا دلداده در تاريخنه  ماء حياتبو سبيلي قيلدي خان محمود اجرا آب ايج١٢٤٦ Bimennihi Teâlâ Medine-i Münevvere nevverehallahu ilâ yevmi’l-kayyımede ferâşet-i şerifemiz vekili mescid-i Hazret-i Ali Kerremallahu Veche Efendimizin imamı ve Mevlevi Şeyhi reşâdetlû faziletlû eş-Şeyh Ali Molla Efendi Hazretlerine بمنه تعالي مدينۀ منورّه  نورها الله الی يوم القيمه ده  فراشت شريفه مز وكيلي مسجد حضرتي علي كرم الله وجهه  افنديمزڭ امامي و مولوي شيخي رشادتلو فضيلتلو الشيخ علي منلا افندي حضرتلرينه Hüve’l-Hallâku’l-Bâkî Fezâil-i ahlâkı ve hutut-ı mütenevviada olan Kemâl-i ehliyet ve iktidârı sebebiyle memdûh Ve enâm-ı makbul olarak vedâu’l-ömr-i fâni İden mütehayyirân-ı ricâl-i Devlet-i Aliyyeden sâbıkâ Nişan-ı Hümâyun Kalemi mümeyyizi üstâd-ı muhterem Merhum ve mağfurun leh edîb-i be-meydanî Mevlânâ İsmail Hakkı Sami Efendinin ruh-ı Şerifine el-Fatiha هو الخلّاق الباقي فضائل اخلاقي و خطوط متنوّعه ده  اولان كمال اهليت و اقتداري سببيله  ممدوح و انام مقبول اولارق وداع العمر فاني ايدهن متحيّران رجال يده ولت عاليه دن سابقا نشان همايون قلمي مميّزي استاد محترم مرحوم و مغفور له ادیب بميداني مولانا اسماعيل حقّي سامی افندينڭ روح شريفنه  الفاتحه  ١٣٣٠ Kelimeler: Menba-ı cûd u himem: Cömertlik ve himmet kaynağıTecdid: Yenilemeİhyâ: Hayat verme, ortaya çıkarmaİnşâ: YapmaNâgehân: Ansızın, birdenbireRevnak: Göz alıcı güzellikMeşreb-i pâki: Temiz içme yeriDildâde: Gönül vermiş, âşıkMâ: SuÂb: SuFezâil: FaziletlerHutut: Yazılar, hatlarMütenevvia: Çok çeşitliMemdûh: ÖvülmüşEnâm: Yaratılmış olan bütün mahlukat. HalkSâbıkâ: Önceden

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiBatı’nın Sözlerine Kulak Asmayın
Okuma Metinleri

باتينڭ سوزلرينه  قولاق آصمايڭ پرنس متّرنيچ ايمپراطورلق كوندن كونه  ضعيفلامقده  و چوكمكده در. بو بر كرچكدر. كيزلنمسي ممكن اولماياجق قدر آچيقدر. بر آن أوڭجه  بوني ماصايه  ياتيروب چوكوش سببلري و چوكوشڭ ناصل طورديرولابيله جگي خصوصنڭ طارتيشيلمه سي كركير. بڭا كوره ، عثمانلي يي بو حاله  دوشورن سببلرڭ باشنده  آوروپه ليلاشمه  ذهنيتي كلير. بونڭ تملنده ، تام بر جهالت و عقل آلماز خيالپرستلكدن باشقه  بر طاياناغي اولمايان و اصرارله  صاوونولان آوروپه  قوپيه سي رفورملر ياپمه  هوسي ياتار. عثمانلي دولتنه  توصيه مز شودر: حكومتڭزي وارلق سببڭز اولان دينڭزه  صايغي اساسي أوزرينه  قوریڭز! دولت اولارق وارلغڭزڭ تملي، پادشاهله  مسلمان خلق آراسنده كي اڭ قوتلي باغ، ديندر. زمانه  اويڭ، چاغڭ احتياجلريني دقّته  آلڭ. فقط ديندن اوزاق اولمايڭ! اداره ڭزي يڭي بر دوزنه ، سيستمه  صوقڭ، اصلاح ايدڭ. اما يرينه  سزه  هيچ ده  اويماياجق اولان مؤسّسه لري قويمق ايچون اسكيلريني ييقمايڭ! آوروپه  مدنيتندن سزڭ قانون و نظاملريڭزه  اويمايان قانونلري آلمايڭ. زيرا بو، سلطاني، ييقديغي و يرينه  قويديغي شيلرڭ دگرينى بيلمه مه  طورومنه  صوقار. آوروپه  اويغارلغندن، سزڭ قوروملريڭزله  اويوشمايان سيستملر آلمايڭ. زيرا باتیلي قوروملر، ايمپراطورلغڭزڭ تملنى ميدانه  كتيرن ايلكه لردن فرقلي ايلكه لره  طايانمقده در. باتي قانونلرينڭ تملي خرستيانلقدر. سز مسلمانسڭز، توركسڭز؛ بويله  قاليڭز. تطبيق ايده مه يه جگڭز قانوني چيقارمايڭ! حقّ بلله دیگڭز يولده  ايلرله يڭ. باتينڭ سوزلرينه  قولاق آصمايڭ. سز ايلرله مه يه  باقڭ... دينڭزڭ سزي تولرانسلي ياپاجق، ديگر مدنيتلردن أوستون قيلاجق ايلكه لرندن يارارلانمه يه  باقڭ. ديگر ديڭلردن اولان خلقڭزه  تام بر حمايه  صاغلايڭ. اونلرڭ ديني ايشلرينه  قاريشمايڭ. قانونلريڭزي كسينلكله  اويغولایڭ. باتینڭ كوسترديگي يوللره  آلديرمادن طوغريجه  يورويڭ. بو يوللره  صاپمايڭ. چونكه  توصيه  ايديلن بو يوللر سزڭ بيلمديگڭز يوللر... عدالت و بيلگي يي الدن بيراقمايڭ. آوروپه  قامو اوينڭ آز چوق دگري اولان قسمنى يانڭزده  بولاجقسڭز... قيصه جه ، بز عثمانلي يي كندي اداره  طرزينڭ تنظيم و اصلاحي ايچون كيريشديگي تشبّثلردن واز كچيرمك ايسته مييورز. فقط اوڭا، بو اصلاحاتڭ، عثمانلي ايمپراطورلغنڭ شرطلرينه  اورتاق هيچ بر يوڭه  صاحب بولونمايان مودللرده  آرانمامسني، قانونلرنده  طوغولي عادتلره  ضد دوشن دولتلرڭ قانونلريني تقليده  يوڭلمه مسني توصيه  ايدرز. اما آوروپه يي أورنك اولارق آلمامليدر كندينه . زيرا آوروپه نڭ شرطلري باشقه در، تركيه نڭ باشقه ... آوروپه نڭ تمل قانونلري طوغونڭ عرف و عادتلرينه  طبان طبانه  ضددر. ادخال مالي اصلاحاتدن قاچينڭ. بو كبي اصلاحات مسلمان مملكتلريني آنجق فلاكته  سوروكلر. اونلردن خير كلمز سزلره. Prens Metternich İmparatorluk günden güne zayıflamakta ve çökmektedir. Bu bir gerçektir. Gizlenmesi mümkün olmayacak kadar açıktır. Bir an önce bunu masaya yatırıp çöküş sebepleri ve çöküşün nasıl durdurulabileceği hususunun tartışılması gerekir. Bana göre, Osmanlıyı bu hale düşüren sebeplerin başında Avrupalılaşma zihniyeti gelir. Bunun temelinde, tam bir cehalet ve akıl almaz hayalperestlikten başka bir dayanağı olmayan ve ısrarla savunulan Avrupa kopyası reformlar yapma hevesi yatar. Osmanlı Devletine tavsiyemiz şudur: Hükümetinizi varlık sebebiniz olan dininize saygı esası üzerine kurunuz! Devlet olarak varlığınızın temeli, Padişahla Müslüman halk arasındaki en kuvvetli bağ, dindir. Zamana uyun, çağın ihtiyaçlarını dikkate alın. Fakat dinden uzak olmayın! İdarenizi yeni bir düzene, sisteme sokun, ıslah edin. Ama yerine size hiç de uymayacak olan müesseseleri koymak için eskilerini yıkmayın! Avrupa medeniyetinden sizin kanun ve nizamlarınıza uymayan kanunları almayın. Zira bu, sultanı, yıktığı ve yerine koyduğu şeylerin değerini bilmeme durumuna sokar. Avrupa uygarlığından, sizin kurumlarınızla uyuşmayan sistemler almayın. Zira Batılı kurumlar, imparatorluğunuzun temelini meydana getiren ilkelerden farklı ilkelere dayanmaktadır. Batı kanunlarının temeli Hıristiyanlıktır. Siz Müslümansınız, Türk’sünüz; böyle kalınız. Tatbik edemeyeceğiniz kanunu çıkarmayın! Hak bellediğiniz yolda ilerleyin. Batı’nın sözlerine kulak asmayın. Siz ilerlemeye bakın... Dininizin sizi toleranslı yapacak, diğer medeniyetlerden üstün kılacak ilkelerinden yararlanmaya bakın. Diğer dinlerden olan halkınıza tam bir himaye sağlayın. Onların dini işlerine karışmayın. Kanunlarınızı kesinlikle uygulayın. Batının gösterdiği yollara aldırmadan doğruca yürüyün. Bu yollara sapmayın. Çünkü tavsiye edilen bu yollar sizin bilmediğiniz yollar... Adalet ve bilgiyi elden bırakmayın. Avrupa kamuoyunun az çok değeri olan kısmını yanınızda bulacaksınız... Kısaca, biz Osmanlı’yı kendi idare tarzının tanzim ve ıslahı için giriştiği teşebbüslerden vazgeçirmek istemiyoruz. Fakat ona, bu ıslahatın, Osmanlı imparatorluğunun şartlarına ortak hiçbir yöne sahip bulunmayan modellerde aranmamasını, kanunlarında Doğulu âdetlere zıt düşen devletlerin kanunlarını taklide yönelmemesini tavsiye ederiz. Ama Avrupa’yı örnek olarak almamalıdır kendine. Zira Avrupa’nın şartları başkadır, Türkiye’nin başka... Avrupa’nın temel kanunları Doğu’nun örf ve âdetlerine taban tabana zıttır. İthal malı ıslahattan kaçının. Bu gibi ıslahat Müslüman memleketlerini ancak felakete sürükler. Onlardan hayır gelmez sizlere.

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiGençliğe Hitabe
Okuma Metinleri

گنجلگه  خطابه  بر كنجلك، بر كنجلك، بر كنجلك... ”زمان بنده در و مكان بڭا امانتدر!“ شعورنده  بر كنجلك... دولت و ملّتنڭ بيوك چاپه  ايرمش يدي عصرلق حياتنده  ايلك ايكي بچوق عصرينى عشق، وجد، فتح و حاكميتله  سوسله ييجي؛ أوچ عصرينى قبا صوفته  و خام يوباز النده  كنتله ييجي؛ صوڭ بر عصرينى، اللّٰهڭ قرآننده  ”بلهم اضل“ ديديگي حيواندن آشاغي تقليدجيلره  قاپديريجي؛ اڭ صوڭ ياريم عصرينى ده  اشغال اوردولرينڭ بيله  ياپاماياجغي بر جنايتله ، توركي ماده  پلاننده  قورتاردقدن صوڭره  روح پلاننده  هلاك ايديجي تام درت دوره  بولونديغني كورن... بو دورلري يوكسلتيجي عشق، چوروتيجي تقليدجيلك و ئولديروجي كفر دييه  يافته لايان و شيمدي، اوت شيمدي... بشنجي دوره نڭ قاپيسي أوڭنده  ديمديك بكله ين بر كنجلك... كوگلري چوكرته جك و يڭي قورباغه  ديليله  بتون ديكَيلري ياتاي حاله  كتيره جك بر ندا قوپارارق ”مقدّس امانتي نه  ياپديڭز؟“ دييه  ميدان يرينه  چيقاجغي كوني قوللايان بر كنجلك... ديننڭ، ديلنڭ، بيننڭ، علمنڭ، عرضنڭ، أوينڭ، كيننڭ، أوجنڭ دعواجيسي بر كنجلك... حلقه  دگل حقّه  اينانان، مجلسنڭ ديوارنده  ”حاكميت حقڭدر“ دستورينه  حسرت چكن، كرچك عدالتي بو اينانيشده  و خالص حريتي حقّه  كوله لكده  بولان بر كنجلك... امكجي يه  ”بنم سڭا آجيديغم و يارديمجي اولديغم قدر سن كنديڭه  آجيياماز و يارديمجي اولامازسڭ! اما سن ده ، ظلم كورديگڭ ادّعاسيله ، كندي كنديڭه  حقّي ازمكده  و اڭ ظالم پاترونلردن داها ظالم استثمارجيلره  ياقه ڭي قاپديرمقده  باشي بوش بيراقيلامازسڭ!“، قاپيتاليسته  ايسه  ”اللّٰه بيوروغني و رسول أولچوسني قلبڭڭ و قاصه ڭڭ قاپيسنه  قازيمادقجه  سربست نفس بيله  آلامازسڭ!“، اخطارينى ايده جك... كوكي ازلده  و دالي ابده  بر سيستمڭ عشقنه ، وجدينه ، دييالكتيگنه ، استه تيگنه ، عرفاننه ، ادراكنه  صاحب بر كنجلك... بر بچوق عصردر يانوب قاورولان، بونجه  كشفنه  و اويونجاغنه  رغمًا بحراننى يڭه مه ين و قورتولوشني آرايان باتي آدمنڭ بولامدیغني، تركيڭ ده  يينه  بر بچوق عصردر ايشته  بو خسته  باتي آدمنده  بولديغني صانديغي شيئي، او مبارك اولوش سرينى چوزه جك و هر سيستم و مذهب، اورته ده  نه  قدر خسته لق وارسه  تداويسنڭ و نه  قدر جنّت خيالي وارسه  حقيقتنڭ اسلامده  اولديغني كوستره جك و بو طورله  يوردينه  اسلام عالمنه  و بتون انسانلغه  نمونه لك تشكيل ايده جك بر كنجلك... ”كيم وار!“ دييه  سسلنيلنجه ، صاغينه و صولنه  باقينمادن، فرد فرد ”بن وارم!“ جوابنى ويريجي، هر فردي ”بنم اولماديغم يرده  كيمسه  يوقدر!“ دويغوسنه  صاحب بر دعوا اخلاقنى پيريلداتيجي بر كنجلك... جان طاشيمه  لياقتنى، جانلرڭ جاني اوغرنده  جان ويرمه يي جانه منّت صاياجق قدر كوزي قره  و او نسبتده  ستراتژي و تاقتيك صاحبي بر كنجلك... بيوك بر تصوّف آدمنڭ بڭزه تيشيله ، زفيري قراڭلقده  آق سوتڭ ايچنده كي آق قيلي فرق ايده جك قدر كوزي كسكين بر كنجلك... بوگون، قوميك أونيورسيته سي، حقّه باز پروفسوري، يالانجي درس كتابي، چيقارتمه  كاغدي شهري، مزخرفات قنالي صوقاغي، فحش آلبومي غزته سي، شاشقنه  دونمش عائله سي و داها نه سي و نه سي، حاصلي، كويا كنديسني يتيشديره جك بتون جمعيت مؤسّسه لرندن آلديغي زهرلي تأثيري أوزرندن سيلكوب آتابيله جك، كندي أوز تعليم و تربيه سنه ، تلقين و تلبيه سنه  مأمور واسطه لره  قدر نفسنى قورويابيله جك، تك باشنه  اونلره  قارشي طورابيله جك و چتينلر چتيني بو ايشڭ دستانلق صاواشني قازانابيله جك بر كنجلك... آننه سي، باباسي، نينه سي و دده سي ده  ايچنده  اولسه  كلمش و كچمش بتون اسكي نسللردن هيچ برينى بگنمه ين، اونلره  ”سز كونشي جكتڭزڭ آستاري ايچنده  غائب ايتمش مارقه  مسلمانلريسڭز! كرچك مسلمان اولسه يديڭز بو حاللردن هيچ بري باشمزه  كلمزدي!“ دييه جك و كرچك مسلمانلغڭ نه  ايدوگني و ناصلنى كوستره جك بر كنجلك... تك جمله يله ، اللّٰهڭ، كائناتي يوزي صويي حرمتنه  ياراتديغي سوگيليسنڭ عالملري مانطو كبي بوروين اتگنه  طوتوناجق، اوندن باشقه  هيچ بر طوتامق، طاياناق، صيغيناق، باريناق طانيماياجق و اونڭ دشمانلريني آنجق قبور فاره لرينه  دنك معامله يه  لايق كوره جك بر كنجلك... … سورده  بر كديك آچدق؛ مقدّسمي مقدّس! اي قحبه  روزگار، آرتيق نه  ياندن اسرسه ڭ اس! اللّٰهڭ سلامي أوزريڭه  اولسون! نجيب فاضل قيصه كورك Bir gençlik, bir gençlik, bir gençlik... “Zaman bendedir ve mekân bana emanettir!” şuurunda bir gençlik... Devlet ve milletinin büyük çapa ermiş yedi asırlık hayatında ilk iki buçuk asrını aşk, vecd, fetih ve hâkimiyetle süsleyici; üç asrını kaba softa ve ham yobaz elinde kenetleyici; son bir asrını, Allah’ın Kur’an’ında “belhüm adal” dediği hayvandan aşağı taklitçilere kaptırıcı; en son yarım asrını da işgal ordularının bile yapamayacağı bir cinayetle, türkü madde plânında kurtardıktan sonra ruh plânında helâk edici tam dört devre bulunduğunu gören... bu devirleri yükseltici aşk, çürütücü taklitçilik ve öldürücü küfür diye yaftalayan ve şimdi, evet şimdi... beşinci devrenin kapısı önünde dimdik bekleyen bir gençlik... Gökleri çökertecek ve yeni kurbağa diliyle bütün dikeyleri yatay hale getirecek bir nida kopararak “mukaddes emaneti ne yaptınız?” diye meydan yerine çıkacağı günü kollayan bir gençlik... Dininin, dilinin, beyninin, ilminin, ırzının, evinin, kininin, öcünün davacısı bir gençlik... Halka değil hakka inanan, meclisinin duvarında “hâkimiyet hakkındır” düsturuna hasret çeken, gerçek adaleti bu inanışta ve halis hürriyeti hakka kölelikte bulan bir gençlik... Emekçiye “Benim sana acıdığım ve yardımcı olduğum kadar sen kendine acıyamaz ve yardımcı olamazsın! Ama sen de, zulüm gördüğün iddiasıyla, kendi kendine hakkı ezmekte ve en zalim patronlardan daha zalim istismarcılara yakanı kaptırmakta başıboş bırakılamazsın!”, kapitaliste ise “Allah buyruğunu ve resul ölçüsünü kalbinin ve kasanın kapısına kazımadıkça serbest nefes bile alamazsın!”, ihtarını edecek... Kökü ezelde ve dalı ebedde bir sistemin aşkına, vecdine, diyalektiğine, estetiğine, irfanına, idrakine sahip bir gençlik... Bir buçuk asırdır yanıp kavrulan, bunca keşfine ve oyuncağına rağmen buhranını yenemeyen ve kurtuluşunu arayan batı adamının bulamadığını, Türkün de yine bir buçuk asırdır işte bu hasta Batı adamında bulduğunu sandığı şeyi, o mübarek oluş sırrını çözecek ve her sistem ve mezhep, ortada ne kadar hastalık varsa tedavisinin ve ne kadar cennet hayali varsa hakikatinin İslam’da olduğunu gösterecek ve bu tavırla yurduna İslam âlemine ve bütün insanlığa numunelik teşkil edecek bir gençlik... “Kim var!” diye seslenilince, sağına ve soluna bakınmadan, fert fert “Ben varım!” cevabını verici, her ferdi “Benim olmadığım yerde kimse yoktur!” duygusuna sahip bir dava ahlâkını pırıldatıcı bir gençlik... Can taşıma liyakatini, canların canı uğrunda can vermeyi cana minnet sayacak kadar gözü kara ve o nisbette strateji ve taktik sahibi bir gençlik... Büyük bir tasavvuf adamının benzetişiyle, zifiri karanlıkta ak sütün içindeki ak kılı fark edecek kadar gözü keskin bir gençlik... Bugün, komik üniversitesi, hokkabaz profesörü, yalancı ders kitabı, çıkartma kâğıdı şehri, muzahrafat kanalı sokağı, fuhuş albümü gazetesi, şaşkına dönmüş ailesi ve daha nesi ve nesi, hâsılı, güya kendisini yetiştirecek bütün cemiyet müesseselerinden aldığı zehirli tesiri üzerinden silkip atabilecek, kendi öz talim ve terbiyesine, telkin ve telbiyesine memur vasıtalara kadar nefsini koruyabilecek, tek başına onlara karşı durabilecek ve çetinler çetini bu işin destanlık savaşını kazanabilecek bir gençlik... Annesi, babası, ninesi ve dedesi de içinde olsa gelmiş ve geçmiş bütün eski nesillerden hiç birini beğenmeyen, onlara “Siz güneşi ceketinizin astarı içinde kaybetmiş marka Müslümanlarısınız! Gerçek Müslüman olsaydınız bu hallerden hiçbiri başımıza gelmezdi!” diyecek ve gerçek Müslümanlığın ne idüğünü ve nasılını gösterecek bir gençlik... Tek cümleyle, Allah’ın, kâinatı yüzü suyu hürmetine yarattığı sevgilisinin âlemleri manto gibi bürüyen eteğine tutunacak, ondan başka hiçbir tutamak, dayanak, sığınak, barınak tanımayacak ve onun düşmanlarını ancak kubur farelerine denk muameleye lâyık görecek bir gençlik... … Surda bir gedik açtık; mukaddes mi mukaddes! Ey kahbe rüzgâr, artık ne yandan esersen es! Allah’ın selâmı üzerine olsun!  Necip Fazıl Kısakürek

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiDüyûn-ı Umûmiye İdâresi
Osmanlıca İmlâ

Düyûn-ı Umûmiye Düyûn-ı Umûmiye, lügatte genel borçlar manasına gelmektedir. Düyûn-ı Umûmiye İdâresi, 1881 senesinde Sultan 2. Abdülhamîd tarafından kurdurulmuştur. Kuruluş gayesi, Osmanlı’nın dış borçlarının ödenmesini belli bir düzene oturtmak ve Osmanlı ekonomisine malî disiplin sağlamaktır. Düyûn-ı Umûmiye kurulduktan bir müddet sonra, idare binası inşaatı için bir yer aranmış ve Cağaloğlunda günümüzde İstanbul (Erkek) Lisesinin olduğu Çiftesaray denilen arsa uygun görülmüştür. Kurulduğu dönemde de pek sevilmeyen bir kurum olduğu yazışmalardaki dilden anlaşılmaktadır. Öyle ki; Sadrazam Ahmed Cevâd Paşa’nın inşa edilecek binanın lüzumundan büyük, süslü ve geniş yapılmamasını istediğini 4 Ocak 1893 tarihli vesikadan (BOA, Y.A.HUS, 268/90) anlayabiliyoruz. ديون عموميه  ديون عموميه ، لغاتده  كنل بورجلر معناسنه  كلمكده در. ديون عموميه  اداره سي، ١٨٨١ سنه سنده  سلطان ٢نجی عبدالحميد طرفندن قورديرولمشدر. قورولوش غايه سي، عثمانلينڭ طيش بورجلرينڭ أودنمه سني بللي بر دوزنه  اوتورتمق و عثمانلي اقونوميسنه  مالي ديسيپلين صاغلامقدر. ديون عموميه  قورولدقدن بر مدّت صوڭره ، اداره  بناسي انشاآتي ايچون بر ير آرانمش و جاغال اوغلنده  گونمزده  استانبول (اركك) ليسه سنڭ اولديغي چفته سراي دينيلن عرصه  اويغون كورولمشدر. قورولديغي دونمده  ده  پك سويلمه ين بر قوروم اولديغي يازيشمه لرده كي ديلدن آڭلاشيلمقده در. أويله كه ؛ صدر اعظم احمد جواد پاشانڭ انشا ايديله جك بنانڭ لزومندن بيوك، سوسلي و گنيش ياپيلمامسني ايسته ديگني ٤ اوجاق ١٨٩٣ تاريخلي وثيقه دن (٢٦٨/٩٠) آڭلايابيلييورز. Tarih: 15 Cemaziyelahir 1310 (4 Ocak 1893) Bâb-ı Âlî Dâire-i Sadâret Âmedî-i Dîvân-ı Hümâyûn 1189 Düyûn-ı Umûmiye-i Osmâniye İdâresi için Cağaloğlu’nda inşâsına bi’l-istîzân müsâade-i seniyye-i hazret-i Pâdişâhî şâyân buyurulan binânın manzûr-ı âlî buyurulan haritasına nazaran devâir-i devletin en büyüklerine muâdil vüs’at ve cesâmette yapılacağı anlaşılarak buna lüzûm-ı hakîkî görülememesiyle bu bâbdaki mütâlaa-i senâverînin arzı emr u fermân buyurulacağını mübelliğ tezkire-i husûsiye-i devletleri üzere Mösyö Berje Avrupa’ya azîmet edeceği sırada zikr olunan binânın harîtasını i’tâ ile bunun taraf-ı senâverîden mütâlaa olunması irâde-i seniyye-i hazret-i hilâfetpenâhîden olduğunu ifâde ederek bundan başka bir gûne irâde-i seniyye-i cenâb-ı şehriyârînin telakkîsiyle şerefyâb olduğum gibi mezkûr binânın inşaât ve sarfiyyâtına Dâhiliye Nâzırı Paşa Hazretlerinin taht-ı nezâretlerinde me’mûrîn-i Devlet-i Aliyye tarafından bakılması cümle-i irâdât-ı kerâmet-i gâyât-ı hazret-i Pâdişâhîden olmasına mebnî keyfiyet-i nâzır-ı müşârun-ileyhden suâl olundukta böyle bir harîta irâe ve i’tâ olunmuş ise de keşif defterinin verilmediği ifâde olunmuş ve Düyûn-ı Umûmiyye meclis-i idâre a’zâsından Hamdi Bey Efendi Hazretlerinden dahî lediyyü’s-suâl keşfiyyâtın henüz icrâ ve takdîm olunmadığı cevâbını vermiş olduğuna ve ber-vech-i ma’rûz inşaât ve sarfiyyâta nâzır-ı müşârun-ileyhin taht-ı nezâretinde me’mûrîn-i Devlet-i Aliyye tarafından nezâret edileceğine mebnî keşfiyyât-ı lâzımenin icrâsıyla defter ve harîtasının idâre-i mezkûreden i’tâsıyla komisyonca tedkîkât-ı takdîmine bi’l-icrâ binânın gerek tezyînât-ı hâriciyesince ve gerek vüs’at ve cesâmetince lüzûmundan ziyâde şeyler görülür ise îcâb ve lüzûmuna göre bi’t-ta’dîl ona göre inşâsına komisyonca dikkat ve i’tinâ olunması husûsunun nâzır-ı müşârun-ileyhle Mâliye Nezâretine teblîği muktezâ-yı maslahattan görünmeğin her ne vechle emr u fermân buyurulur ise mantûk-ı âlîsi infâz olunur efendim. Fî 15 Cemâziyelâhir sene: 1310, fî 23 Kânûnuevvel 1308. Sadrazam ve Yâver-i Ekrem Cevâd Mezkûr binânın resimleri görülüp buna sarf olunacak akçenin mikdârı bilinmeden ve planı tedkîk ve tasdîk edilmeden inşaâtına müsâade olunmayıp evvel-emirde buralarının ve işbu binâ idâre-i mezkûrenin malı olmayıp esâsen devletin malı olacağı cihetle idâre orada müste’cir gibi ikâmet eyleyeceğinin ve ileride devletçe her ne vakit lüzûm görülürse binâ-yı mezkûr alınıp Düyûn-ı Umûmiye idâresine diğer mahal irâe olunmak hakkı muhâfaza edileceğinin kararlaştırılıp arzı hakkında cevâb yazılmıştır. Fî 16 Cemâziyelâhir sene: 1310, fî 24 Kânûnuevvel 1308. Abd-i memlûkları … BOA, Y.A.HUS, 268/90 Harîta ve Plana Dikkat Yine Sadrazam imzalı 1 Mayıs 1893 tarihli vesikada (BOA, BEO, 192/14364) ise, inşa edilecek binanın harita ve planının görülmeden ve komisyonca onaylanmadan inşaata başlanmaması gerektiği ifade edilmektedir. خريطه  و پلانه  دقّت يينه  صدر اعظم امضالي ١ مايس ١٨٩٣ تاريخلي وثيقه ده  (١٩٢/١٤٣٦٤) ايسه ، انشا ايديله جك بنانڭ خريطه  و پلاننڭ گورولمدن و قوميسيونجه  اونايلانمادن انشاآته  باشلانمامسي kركديگي افاده  ايديلمكده در. Tarih: 14 Şevvâl 1310 (1 Mayıs 1893) Bâb-ı Âlî Dâire-i Sadâret-i Uzmâ Mektûbî Kalemi Aded Dâhiliye Nezâret-i Celîlesine Devletlû Efendim Hazretleri Düyûn-ı Umûmiye-i Osmâniye idâresi için Cağaloğlu’nda Çiftesaray demekle ma’rûf arsa-i hâliyenin İran Sefârethânesine muttasıl olan parçasının takdîr olunacak bedel ile hazîne-i celîle nâmına bi’l-iştirâ bir binâ inşâsı ve inşaât ve sarfiyyâtına taht-ı riyâset-i devletlerinde me’mûrîn-i Devlet-i Aliyyeden mürekkeb bir komisyon tarafından bakılması hakkında Meclis-i Mahsûs-ı Vükelâ karârıyla bi’l-istîzân şerefsâdır olan irâde-i seniyye-i cenâb-ı hilâfetpenâhî 15 Cemâziyelâhir 1310 tarihinde taraf-ı devletlerine teblîğ olunduğu gibi yapılacak binânın harîta ve planı mezkûr komisyonca tedkîk ve tasdîk ve masrafı ta’yîn edilmeksizin idâre-i mezkûrece inşaâta mübâşeret edildiği haber alınıp bu ise hükm-i emr u fermân-ı hümâyûna münâfî olmasına ve binânın gerek tertîbât-ı hâriciyeye gerek vüs’at ve cesâmetçe lüzûmundan ziyâde olmamak üzere resimleri görülüp buna sarf olunacak akçenin mikdârı bilinmeden ve planı tedkîk ve tasdîk edilmeden inşaâta müsâade olunmaması hakkında âhîren şerefsudûr buyurulan irâde-i seniyye-i hazret-i hilâfetpenâhî dahî 19 Cemâziyelâhir 1310 tarihinde nezâret-i celîleleriyle Mâliye Nezâret-i celîlesine teblîğ kılınmıştı. Bu kere nezâret-i müşârun-ileyhâdan vârid olup leffen tesyîr-i sû-yı devletleri kılınan 8 Şevvâl 1310 tarih ve yüz kırk numaralı tezkire-i cevâbiyede zikr olunan harita ve planın taraf-ı devletlerine i’tâ kılındığı idâre-i mezkûre komiserliğinden bildirildiği gösterilmiş olmakla bir mantûk-ı emr u fermân-ı hümâyûn bi’t-tedkîk iktizâ-yı hâl ve maslahatın îfâsı husûsuna himmet buyurulması siyâkında tezkire-i senâverî terkîm olundu efendim. Fî 14 Şevvâl sene: 1310, fî 19 Nisan sene: 1309. Sadrazam ve Yâver-i Ekrem

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiGeçmişi Olmayanın Geleceği Olmaz
Mülâkâtlar

قيمتلي خواجه م، أوڭجه لكله  سزي طانييابيليرمي يز، كيمدر معمّر ييلديز؟ بييوغرافيك اولارق آڭلاتاجق اولورسه ق ارضرومڭ نارمان ايلچه سنه  باغلي سوت پيڭار كوينده  دنيايه  كلدم. ايلك اوقولي كويمده ، اورته اوقولي شكرلي كوينده  اوقودم. برنجي و ايكنجي صنفي نارمان ليسه سنده  اوقودقدن صوڭره  استانبولده  -او دونمده  اسكدار ايلچه سي صينيرلرنده  بولونان- عمرانيه  ليسه سندن مأذون اولدم. ١٩٨٣–١٩٨٧ ييللري آراسنده  ارضروم آتاترك أونيورسيته سي فن ادبيات فاكولته سي ماتماتيك بولومنده  لیسانس اگيتيمي آلدم. وان يوزنجي ييل أونيورسيته سي فن بيليملري انستيتوسنده  ١٩٩٠ ييلنده  يوكسك ليسانسمي، ١٩٩٤ ييلنده  ايسه  دوقتوره مي تماملادم. ١٩٨٧ ييلنده  شانلي اورفه يه  أوگرتمن اولارق آتاندم. ١٩٨٩‘ده  وان يوزنجي ييل أونيورسيته سي فن بيليملري انستيتوسنده  آراشديرمه  كوروليسي اولدم. ١٩٩٢–١٩٩٤ ييللري آراسنده  ايسه  وان يوزنجي ييل أونيورسيته سي فن ادبيات فاكولته سنده  آراشديرمه  كوروليسي اولارق چاليشدم. ١٩٩٤ ييلنده  وان يوزنجي ييل أونيورسيته سي فن ادبيات فاكولته سنده  يارديمجي دوچنت عنوانيله  درس ويردم. ١٩٩٦–٢٠٠٤ ييللري آراسنده  قيريق قلعه  أونيورسيته سي فن ادبيات فاكولته سنده  عين عنوانله درس ويرمه يه  دوام ايتدم. ٢٠٠٤–٢٠٠٩ ييللري آراسنده  ايسه  ملّي اگيتيم باقانلغي تعليم و تربيه  قورولي أويه لگي و باشقان يارديمجيلغي كورولريني يوروتدم. ٢٠٠٩ ييلي ايلول آيندن بري استانبول ايل ملّي اگيتيم مديرلگي كوروينى يوروتمكده يم. بيلييورسڭز صوڭ دونمده  عثمانلي تركجه سي أوزرينه  يوغون بر آلغي اولوشدي و دوام ايدن چاليشمه لر وار. أوزللكله  اوقوللرده  سچمه لي درس اولمسي و زورونلي اولمسي أوزرينه  قونوشمه لرڭ دوام ايتمه سي حقّنده  نه لر سويلرسڭز؟ عثمانلي تركجه سي بزم حافظه مزدر. حافظه مز دينج و ديري اولديغي مدّتجه  كچمشمزي ايي بيلير، كله جگمزي ايي شكللنديريرز. حافظه نڭ غائب ايديلمسي حالنده  نه لر ياشانير؟ بوني چوق ايي بيلمك و آڭلامق كركير. عثمانلي تركجه سي، كوكلي بر كولتور و مدنيتڭ ياپي طاشلريدر. شو يا ده  بو كركجه  ايله  بللي بر دونم يوق صاييلمش، اونوتديرولمش، اونوتولمش، ياپي طاشلري سوكولمش، بنا تار و مار ايديلمشدر. شيمدي باقانلغمز نزدنده  ياپيلان چاليشمه لر نتيجه سنده  عثمانلي تركجه سي اوقوللريمزده  سچمه لي درس اولارق اوقوتولمه يه  باشلانمش، كنجلريمز طرفندن بيوك بر توجّه كورمشدر. سچمه لي ويا زورونلي، عثمانلي تركجه سنڭ يڭي نسللر طرفندن أوگرنيلمسي ترك ديلنڭ اينجه لك و كوزللكلرينڭ، كوكلي و زنگين مدنيتمزڭ كولتورينڭ، صنعتنڭ، صوسيال حياتنڭ، بتون بريكيملرينڭ قايناغندن أوگرنيلمسي و آڭلاشيلمسي ديمكدر. طولاييسيله  بوراده كي تمل آماچ، چوجقلريمزڭ آقاده ميك چاليشمه لرينه  بر امكان صونمسي باقيمندن عثمانلي تركجه سي درسي قونمشدر. خيرات وقفيله  ملّي اگيتيم باقانلغمز حيات بويي أوگرنمه  كنل مديرلگمزله  ياپيلان بر پروطوقوله  بزم ساده جه  خلق اگيتيم مركزلرنده  دگل، بالذّات اوقوللریمزده  ده  طلب ايدن هم أوگرنجيلريمزه  هم ده  خلقمزدن ايسته ين وطنداشلريمزه  بر امكان صونولدي. اڭ صوڭ كلديگمز نقطه  ١٩نجی ملّي اگيتيم شورامزده  –بنم ده  بولونديغم قوميسيونده - عثمانلي تركجه سنڭ بتون ليسه لرده  و اورته  اوقوللرده  زورونلي اولمسيله  ايلگيلي بر طلب واردي. صوڭره  كنل قورولده  بو زورونلي اولمه  قسمي دگيشديريلدي. سچمه لي يه  دونوشديرولدي. صوسيال بيليملر ليسه لرنده  ذاتًا زورونليدي. امام خطيبلرده  زورونلي اما ديگر اوقوللرده  سچمه لي اولارق ويريلمه يه  دوام ايدييور. صيقلقله  صوريلان بر صوري. ليسه لرده ، مثلا صوسيال بيليملر ليسه سنده  -صوسيال ليسه  اولمق آچيسندن- عثمانليجه  اهمّيتلي كوزوكويور. پكي، بتون ليسه لرده  سچمه لي اولمه سنڭ أوگرنجيلر آچيسندن آوانتاژي نه در؟ بر اگيتيم أوگرتيم قورومنڭ چوجقلره  ويره جگي تمل بجريلر واردر. ايلك اوقوله  كيدن بر چوجغڭ ايلك آنده  آلديغي شيلر نه در؟ تملده  آنا دیلنى أوگرنمسيدر. بو شودر: چوجقلریمزڭ اوقولده  آلمسي كركن تمل بجريلرڭ آراسنده  بر ديلي أوگرنمك واردر. هله  بو كندي آنا دیليسه  اوقولڭ ويرمسي كركير. ذاتًا تمل اگيتيم ده  بودر. بوگون لاتين آلفابه سيله  -حرف دوريمندن صوڭره - اوقويورز يازييورز. كتابلريمز، مطبعه لريمز بونڭله  دوام ايدييور، بوراده  بر صورونمز يوق. اما ديگر طرفدن براز أوڭجه  افاده  ایتديگمز كبي؛ بزم يازيلي قايناقلريمز، تاريخمز، آرشيولريمز عثمانلي تركجه سيله  شو آنده  بزي بكلييور. بن هر ترك وطنداشنڭ بوڭا احتياج دويديغني دوشونويورم. بوني آتيلله  ايلخانه  عطف ياپارق سويلويورم. هركس بر شكلده  أوگه نملي. اما سويه سي فرقليدر. النه  كچن بر متني بللي شكلده  اوقويابيلن كنديسي ايچون يترلي بولابيلير. بر باشقه سي بوني داها فضله  ايلرلتوب آرشيو آراشديرمسي ياپمق ايسته يه بيلير. بر باشقه سي ده  آقاده ميك تز ياپمق ايسته يه بيلير. طولاييسيله ده  بو بر فرصت، بو بر امكاندر. بن طوغريسي بونڭ بزم كولتورل طونانيممز ايچون، كچمش ميراثمزڭ أوگرنيلمسي ايچون چوق أونملي بولويورم. بو زور بر شي دگل. بلكه  يري كلمشكن افاده  ايتمك ايسترم. بن ده  داها أوڭجه ، ليسه ده  أوگرنه مه مشدم. بن باشلادم، بر آرقداشمدن درس آلدم. حالا ده  بر متن أوزرندن اوقويورز. ذاتًا بن داها چوق اوقومه  أوزرينه  چاليشدم. اوقودقجه  چوزولويور. شو آنده  علي فؤاد باشگيلڭ عثمانلي تركجه سي و لاتين حرفلي حاضرلانمش كنجلرله  باشباشه  كتابي بنم چانطه مده . ديگر كتابلرمله  برلكده  طاشييورم. اوقوركن ده  چوق كيف و ذوق آلييورم، هركسه  ده  توصيه  ايدييورم. بيلييورسڭز، عثمانلي تركجه سنڭ بر باشقه  يوڭي ده  يازمق. يعني اصلنده  بن اوني آرقه ده  بيراقدم اما كنديم بوگون عثمانلي تركجه سني اوقودقدن صوڭره  بر طرفدن ده  يازمه يه  باشلادم. اونڭ ده  انسانه  ويرمش اولديغي باشقه  بر حظ، باشقه  بر موتلولق وار. عثمانليجه  اوقومه يه ، أوگرنمه يه  باشلايان بري اولارق ”عثمانليجه  أوگه نمه ك زوردر!“ ديينلره  نه  دیرسڭز؟ نصر الدین خواجه نڭ فقره سيله  جواب ويرمك لازم. نصر الدین خواجه  ”طامدن دوشني كتير“ ديمش يا، شيمدي بن كنديم بوني ياشادم، كوردم. بوڭا زور ديمك ايچون، بيلمييور اولمق لازم. بيلمه مك ده  معذرت دگلدر. اما باشقه  كركجه لرله  عثمانلي تركجه سيله  چوجقلريمزڭ، اوقوللريمزڭ بولوشمه سنه  انگل اولمق كرچكدن بيوك بر وبالدر. كيمسه  بونڭ صورومليلغني أوستلنمه سين. عكسنه  باقانلغمزڭ آلمش اولديغي بو قرارله  اومويورزكه ، ان شاء اللّٰه چوق خيزلي بر شكلده  اوقوللريمزده  داها فضله  سچيلير. بو آراده  سيويل طوپلوم قورولوشلريمزه ، -بو آڭلامده - عثمانلي تركجه سي أوزرينه  ياتيريم ياپان، ييللردر بوني بر قورومسال قپاسيته  اولارق كليشديرن، چشيتلي ماترياللر أورتن خيرات وقفي كبي دگرلي قوروملريمزه  كورولر دوشويور. بوني بحقٍّ ياپدقلريني بيلييورز. اما پياسه دن، اوقوللريمزدن داها فضله  طلب كله جكدر. شكر بو درسي اوقوتاجق أوگرتمنلريمز، أوگرتيجيلريمز وار و يتيشييور. بو قونوده  پروبلم اولمييور. شيمدي، ”بز خلق اگيتيمه  كيتدك، عثمانلي تركجه سي أوگرنمك ايچون مراجعت ايتدك، فقط أوگرتمن بولونامدي و قورس باشلاتيلامدي“ كبي بر جمله  دويامازسڭز. هم عرض وار هم طلب وار. نتيجه ده  اورته ده  كوزللكلر وار. صوڭ ييللرڭ أونملي بر فعاليتي عثمانلي تركجه سي قونوسنده  استانبول ملّي اگيتيم مديرلگي اولارق نه  كبي چاليشمه لر ياپييورسڭز، بيلگي ويره بيليرميسڭز؟ أورگون اگيتيم قوروملريمزده  سچمه لي اولارق، يايغين اگيتيم قوروملريمزده  قورسلر حالنده  عثمانلي تركجه سي درسلري ويريلييور. پك چوق كنجمز و يتيشكينمز بورالرده  عثمانلي تركجه سني أوگرنييور. وقف و درنكلر بنيه سنده  ويريلن درسلره  دوام ايدييورلر. بزم استانبول ملّي اگيتيم اولارق، اوقوللرده  داها فضله  يايغينلاشمسي، داها فضله  سچيلمسي ايچون أوگرتمنلريمزله ، مديرلريمزله  چشيتلي فعاليتلريمز اولويور. يينه  بو ياپيلان فعاليتلري زمان زمان بن زيارت ايدييورم. تورنلريمز اولويور. ياپيلان سرتيفيقه  تورنلرينه  بالذّات قاتيلييورم. قورسلري دڭه تيم آماچلي دگل اما آقسايان و صورون كبي كوزوكن نه لر وار اونلري كيدرمه يه  چاليشييورم. بر ده  اساس اولان، انسانلريمزڭ بو قونويله  مخاطب اولمسي ايچون بروشورلر، ال اعلانلري، طانيتيملر، چشيتلي راديو تلويزيون پروغراملري آراجيلغيله  باقانلغمزڭ اورته يه  قويديغي بو ويزيونه ، هدفه  اويغون بر شكلده  داها فضله  انسانه  اولاشمق. بو شكلده  چاليشمه لريمز دوام ايدييور. خيرات وقفي، كنجلك و سپور باقانلغنه  ويرديگي بر پروژه يله  استانبولده  ليسه لره  خطاب ايدن بر چاليشمه  باشلاتدي. بو قونوده  بيلگي آلا بيليرمي يز؟ پروژه  نه يي قاپصييور، نه يي هدفلييور؟ قامو اوينده  ده  بيلينديگي أوزره  خيرات وقفي ايله  كنجلك و سپور باقانلغي آراسنده  امضالانان بر پروطوقول ايله  استانبولمزده كي بعض ليسه لر أوزرندن كوزل بر فعاليت باشلاتيلمشدر. پروژه نڭ سيته سندن ده  آڭلاشيلاجغي أوزره  محتوا شويله در: ”بو پروژه ، ١٤٥٣ ليسه  أوگرنجيسيله  برابر كچمشمزه  يولجيلق ياپاجغمز بيلت حكمنده در. بو يولجيلق اثناسنده  بزه  تاريخڭ قاپيلرينی آچاجق عنصر ايسه  عثمانلي تركجه سني أوگرنمك اولاجقدر. اگيتيم سوره سي ٢٤ ساعتدر. ٢٤ ساعتلك بر يولجيلقدن صوڭره  تاريخمزه  كيفله  سياحت ايده جگز.“ پروفنڭ هدفي شويله در: ”استانبولڭ اڭ سچكين ٤٠ ليسه سنده  ١٤٥٣ أوگرنجيله  عثمانلي تركجه سني أوگرنمك. پروژه ده  ١٤٥٣ أوگرنجي مودل كوستريلوب بو چاليشمه  مركزه  آلينارق بتون ئولكه يه  بر مساژ كوندرمك، طانيتيم ياپمق و بر فرقنده لق اولوشديرمق هدفلنمكده در. طولاييسيله  ياپيلان فعاليت هر نه  قدر ١٤٥٣ أوگرنجي يه  يوڭليك اولسه  ده  هدف كتله  بتون ئولكه در. پروژه  ساده جه  ٢٤ ساعتلك بر اگيتيمله  عثمانلي تركجه سنده كي قولاي متنلري اوقومه يه  يوڭليكدر. بونڭله  عثمانلي تركجه سنڭ قيصه  سوره ده  أوگرنيله بيله جگنه  دائر هركسده  بر آلغي اويانديرمق، ماضي ايله  اولان ارتباطمزي آرتديرارق كله جگه  داها امين بر شكلده  باقمق، عثمانلي آرشيو و كتبخانه لرندن استفاده  ايتمك ايچون قاپي آرالامق و بو آلانده  أوڭمزده كي انگللري قالديرمه يه  يوڭليك أونملي بر آديم آتمقدر. غلوباللشن دنيانڭ آجي بر صوڭوجي اولان كولتور يوزلاشمه سنڭ أوڭنه  بر سد چكمك و اجداد ايله  آرامزده  معنوي بر كوپرو قورمقدر. اولوسلر آراسي آره ناده  كندي ملّي و أوز دگرلريمزه  باغلي بر ويزيون اولوشديرمق، عثمانلي تركجه سي أوگرنه رك فكر و ذهن دنيامزده  فرقلي افقلر آ  چمقدر.“ عثمانليجه  اگيتيم و كولتور درگيسي ايله  طانيشييورسڭز، درگي حقّنده  فكرلريڭزي آلا بيليرمي يز؟ عثمانليجه  درگيسني باشدن صوڭه  تعقيب ايدييورم. كرچكدن چوق صيجاق، چوق كوزل. كيفله  أوگرتييور. عثمانلي تركجه سني أوگرتمه يه  يوڭليك بر محتواسي وار. چيقارانلرڭ يورگنه ، النه ، مركّبنه ، ديويتنه  صاغلق دييورز. بو درگي، بر طرفده  عثمانلي تركجه سي يازيلي دیگر طرفده  ده  لاتين آلفابه سيله  ديزگيسي ياپيلمش؛ اوقومه يي أوگرنمك آچيسندن چوق فائده لي. مثلا بن، لاتين آلفابه سيله  اوقويورم صوڭره  عثمانليجه  قسمه  كچييورم، بره بر قارشيلاشديرمه لر ياپييورم. بويله جه  كندي كنديمه  دوام ايدييورم. هاني بر خواجه دن بر أوگرتمندن اوقومق البته  كوزل اما بر سويه يه  قدر، اوندن صوڭره  يعني كندي باشڭزه  قالديغڭزده  -اگر بو قونوده  ايستكليسه ڭز- بو درگي يترليدر. لاتين آلفابه سيله  يازيلمش تركجه  بر درگيده  نه  وارسه  عثمانليجه  درگيسنده  ده  وار. يعني بولمه جه لريله ، فقرالره يله ، آتاسوزلريله ، كونجلي تعقيب ايتمك آڭلامنده  مثلا چاناق قلعه  ايسه  چاناق قلعه  أوزل صاييسيله ، خاطراتلريله ... بونلري كوره بيلييورز. ال يازيسي أورنكلري وار. چوق دگيشيك، زنگين كرچكدن؛ كيفله  اوقوديغم بر درگي. هركسه  توصيه  ايدرم. پياسه ده  بويله  باشقه  بر ماتريال ده  يوق. خيرات وقفي چيقارييور. چيقاران آرقداشلريمزه  چوق تشكّر ايدييورز، امكلرينه  صاغلق. كنديلريني قوتلييورم. استانبولده  و ديگر توم ايللريمزده  أوگرنيم كورن أوگرنجيلريمزه  و عثمانلي تركجه سي أوگرنمه  قونوسنده  غيرت كوسترن وطنداشلريمزه  أوزت اولارق نه لر سويله مك ايسترسڭز؟ گنج-يتيشكين، كوچك-بيوك هركسه  شوني سويله يه جگم: عثمانلي تركجه سني أوگرنمك اولدقجه  قولاي. عثمانلي تركجه سي ايله  يازيلمش اثرلري و متنلري اوقومق ايسه  اولدقجه  كيفلي بر ايش. تجربه  ايتديگم، اويغولامه  اولارق ياشاديغم ايچون بوني سويلويورم. نتيجه ده  عثمانلي تركجه سي دييورز، بو يبانجي بر دیل دگلكه ، نه  زورلغي اولسون؟ كلمه لر تركجه  صوڭوچده . قونوشديغڭز، بيلديگڭز بر ديلي فرقلي حرفلرله  يازاجقسڭز، اوقوياجقسڭز. ”گچمشي اولمايانڭ كله جگي اولماز “ديمش أوّلكيلر. كوكلي كچمشمزي أوگرنمك ايچون، عثمانلي تركجه سني أوگرنمك لازم. او ده  اولدقجه  قولاي. بو ايشي باشارابيلنلري تبريك ايدييور، بو اوغورده  چاليشانلره  ’ غيرت! ‘دييورم. مطلقا قارشيلغنى كوره جكلر. قيمتلي خواجه م، دگرلي وقتڭزي آييروب بزلري بيلگيلنديرديگڭز ايچون تشكّر ايدر، خيرلي چاليشمه لر ديلرز. بن ده  بو ملاقاتدن طولايي سزلره  تشكّر ايدييور، عثمانليجه  اگيتيم و كولتور درگيسي اولارق چاليشمه لريڭزده  باشاريلار ديلييورم.

Mülakatlar * 01 Ocak
Konu resmiBelge Okumaları
Okuma Metinleri

Belgenin Özeti: Tophane isimli Şirket-i Hayriye vapurunun, Kabataş önünde çifte kayığa çarparak içinde bulunan üç çocuğun denize düşüp birinin öldüğü, soruşturma sonucunda vapur kaptanının herhangi bir suçu olmayıp kazanın çocukların dikkatsizliği sonucu meydana geldiği, bununla birlikte ölen çocuğun annesine şirket tarafından 5000 kuruş para yardımı yapılmasının uygun görüldüğü hususunda Ticaret Nezareti ve Donanma Komutanlığına sadaret tarafından yazılan tezkire (9 Ramaza 1277/21 Mart 1861). Belgenin Transkripsiyonu: Ticâret Nezâret-i Celîlesine ve Taraf-ı Âlî-i Hazret-i Kapudânîye Şirket-i Hayriye vapurlarından Tophane nâm vapurun Kabataş önünde çiğnetmiş olduğu kayığın derûnunda bulunup mağrûkan vefât itmiş olan Hasan′ın vâlidesi tarafından vukûʻ bulan istidʻâ üzerine devletlü Kapudan Paşa hazretleri ile muhâbere olunarak ol bâbda mezbûre ile vapur-ı mezkûr kapudânının liman meclisinde icrâ olunan muhâkemelerini mutazammın gönderilen iʻlâm sûreti evrâk-ı müteferriʻasıyla beraber Meclis-i Vâlâ′ya lede′l-havâle iʻlâm-ı mezbûr meâline göre mezkûr vapur Kabataş iskelesinden hareketle Fındıklı önüne gelmezden evvelce tahmînen iki vapur yolu buʻd-ı mesâfede bir çifte kayık derûnunda üç nefer çocuk bulundukları halde görülüp derʻakab kumanda ile vapurun çarkları döndürülmüş ise de bütün bütün yolundan alıkonulamayup bu sırada merkûmlar dahi telâş ile idâre idemeyerek mezkûr kayık çarkın altına çatmasıyla şikest olup ve derûnunda bulunanlar denize düşüp olunan gayrete mebnî iki neferi vapura alınmış ise de biri gâib olmuş olduğu inde′t-tedkîk tebeyyün itmiş ve kapudân-ı merkûmun usûl-i bahriyece bir gûne tekâsül ve rehâveti görülemeyüp bu husûs defʻ ve idâresi gayr-ı mümilla olan kazâ nevʻinden bulunmuş olmasıyla bu bâbda merkûm hakkında bir şey lâzım gelmeyeceği anlaşılmış ve siyâk-ı işʻâra ve olunan tedkîkâta nazaran kapudân-ı merkûmun bu bâbda mugâyir-i usûl-i bahriye bir hareketi tebeyyün itmeyerek bunun kazâen vukûʻ bulmasından ve derûn-ı kayıkda kayıkçılık ilmini bilür kimse bulunmadığı cihetle çocukların adem-i idâresi dahi bu kazâya sebebiyet virmesinden dolayı merkûm hakkında nizâmen medâr-ı hükm olur bir serrişte alınamadığı misillü şerʻan dahi bir şey terettüb itmeyeceği münfehim olmuş ve bununla beraber mağrûk-ı merkûmun vâlidesi mezbûre acezeden olarak bi′l-vücûh lutf u merhamet-i seniyyeye şâyeste bulunmuş olduğundan cânib-i şirketden mezûreye beş bin guruş iʻtâsı husûsunun Ticâret Nezâret-i celîlesine (ve) savb-ı devletlerine havâlesi tezekkür ve tensîb olunmuş ve bi′l-istîzân emr ü fermân-ı hümâyûn-ı hazret-i pâdişâhî dahi ol merkezde müteʻallik ve şeref-sünûh buyurulmuş (5) ve sûret-i hâl kapudân-ı müşârun-ileyh hazretlerine de bildirilmiş olmağla ber-mûceb-i irâde-i seniyye mezbûreye zikr olunan beş bin guruşun iʻtâsına himmet buyurulmak deyü. Fî 9 Ramazan. (5) Nezâret-i müşârun ileyhâya ve keyfiyet nezâret-i müşârun-ileyhâya bildirilmiş olmağla emr ü irâde hazret-i men lehü′l-emrindir. Belgede Geçen Bazı Kelimelerin Yazılış Şekilleri Kelimeler: Mağrûk: Suda batmış olaİstidʻâ: DilekçeMezbûr(e): Adı geçenMutazammın: İçerenİʻlâm: Mahkeme karar yazısıEvrâk-ı müteferriʻa: Ek belgelerLede′l-havâle: Havale olunduğundaBuʻd-ı mesâfe: Mesafe uzaklığıDerûn: İçDerʻakab: Derhal, hemenMerkûm: Adı geçenŞikest olmak: KırılmakMebnî: -den dolayıİnde′t-tedkîk: Araştırma sırasındaTebeyyün: Açığa kavuşmakGûne: Tarz, yolTekâsül: Üşenmek, gevşeklikSiyâk-ı işʻâr: Yazıdaki ifade tarzıTedkîkât: İncelemelerMugâyir: AykırıAdem: YoklukMedâr-ı hükm: Hüküm gerekçesiSerrişte: İpucu, delilŞerʻan: KanunenTerettüb: Gerekmek, netice vermekMünfehim: AnlaşılanAceze: Acizler, düşkünlerBi′l-vücûh: Pek çok bakımdanSeniyye: Yüce, padişaha aitŞâyeste: Layık, uygunİʻtâ: VermekSavb: TarafTezekkür: Bir konuda görüşmeTensîb: Uygun görmekBi′l-istîzân: İzinleMüteʻallik: Bağlı, alakalıŞeref-sünûh: Şerefle ortaya çıkmakSûret-i hâl: DurumMüşârun-ileyh(â): Adı geçen kişiBer-mûceb: GereğinceKeyfiyet: DurumMen lehü′l-emr: Emir sahibi olan kişi, padişah

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiFatih Sultan Mehmet’in Vasiyetnamesi
Okuma Metinleri

فاتح سلطان محمدڭ وصيتنامه سي بنكه ، استانبول فاتحي عبد عاجز فاتح سلطان محمد، بذاته  آلن ترمله  قازانمش اولديغم آقچه لرمله  صاتین آلديغم استانبولڭ طاشلق موقعنده  كائن و معلوم الحدود اولان ١٣٦ باب دكّانمي آشاغيده كي شرطلر مواجهه سنده  وقف صحيح ايلرم. بو غير منقولاتمدن الده  اولوناجق نمالرله  استانبولڭ هر صوقاغنه  ايكيشر كيشي تعيين ايله دم. بونلركه ، اللرنده كي بر قاپ ايچنده  كيرج توزي و كومور كولي اولديغي حالده ، كونڭ بليرلي ساعتلرنده  بو صوقاقلري كزه لر. صوقاقلره  توكورنلرڭ، توكوروكلري أوزرينه  بو توزي دوكه لركه ، يوميه  ٢٠‘شر آقچه  آلسينلر، آيريجه  ١٠ جرّاح، ١٠ طبيب و ٣ ياره  صاريجي تعيين و نصب ايله دم. بونلركه ، آيڭ بللي كونلرنده  استانبوله  چيقالر، بلا استثنا هر قاپي يي اورالر و او أوده  خسته  اولوب اولماديغني صورالر، وار ايسه  شفاسي يا ده  ممكنسه  شفاياب اولالر. دگلسه ، كنديلرندن هيچ بر قارشيلق بكله مكسزين دار العجزه يه  قالديريلارق، اوراده  صلاح بولديرالر... معاذاللّٰه هر هانگي بر غدا ماده سي بحراني ده  واقع اولابيلير. بويله  بر حال قارشيسنده  بيراقمش اولديغم ١٠٠ سلاح، اهل اربابه  ويريله . بونلركه  حيوانات وحشيه نڭ يومورطه ده  ويا ياوروده  اولماديغي صيره لرده  بالقانلره  چيقوب آولانالركه ، زنهار خسته لريمزي غداسز بيراقمايالر. آيريجه  كليه مده  انشا ايله ديگم عمارتخانه ده  شهيد و شهدانڭ حريملري و مدينۀ استانبول فقراسي ييمك ييه لر. آنجق، ييمك یيمه يه  ويا آلمه يه  بذاته  كنديلري كلمه يوب، ييمكلري كونشڭ لوش بر قراڭلغنده  و كيمسه  كورمدن قپالي قاپلر ايچريسنده  أولرينه  كوتوروله . Ben ki, İstanbul Fâtihi abd-i âciz Fatih Sultan Mehmed, bizâtihi alın terimle kazanmış olduğum akçelerimle satın aldığım İstanbul’un Taşlık mevkiinde kâin ve mâlumu’l-hudut olan 136 bab dükkânımı aşağıdaki şartlar muvacehesinde vakfı sahih eylerim. Bu gayri menkulâtımdan elde olunacak nemalarla İstanbul’un her sokağına ikişer kişi tayin eyledim. Bunlar ki, ellerindeki bir kap içinde kireç tozu ve kömür külü olduğu halde, günün belirli saatlerinde bu sokakları gezeler. Sokaklara tükürenlerin, tükürükleri üzerine bu tozu dökeler ki, yevmiye 20’şer akçe alsınlar, ayrıca 10 cerrah, 10 tabip ve 3 yara sarıcı tayin ve nasp eyledim. Bunlar ki, ayın belli günlerinde İstanbul’a çıkalar, bilâistisnâ her kapıyı vuralar ve o evde hasta olup olmadığını soralar, var ise şifası ya da mümkünse şifâyap olalar. Değilse, kendilerinden hiçbir karşılık beklemeksizin Darülaceze’ye kaldırılarak, orada salâh bulduralar... Maazallah herhangi bir gıda maddesi buhranı da vaki olabilir. Böyle bir hal karşısında bırakmış olduğum 100 silah, ehli erbaba verile. Bunlar ki hayvanat-ı vahşiyenin yumurtada veya yavruda olmadığı sıralarda Balkanlara çıkıp avlanalar ki, zinhar hastalarımızı gıdasız bırakmayalar. Ayrıca külliyemde inşa eylediğim imarethanede şehit ve şühedânın harimleri ve medine-i İstanbul fukarası yemek yiyeler. Ancak, yemek yemeye veya almaya bizâtihi kendileri gelmeyip, yemekleri güneşin loş bir karanlığında ve kimse görmeden kapalı kaplar içerisinde evlerine götürüle. Abd-i âciz: âciz kulBab: parçaMenkulât: taşınmaz malNema: gelirNasb: görevlendirmeBilâistisnâ: istisnasızŞifâyap olalar: şifa verelerDarülaceze: huzureviSalâh: ferahİmarethane: aşeviHarimleri: aileleri

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiFetih Marşı
Okuma Metinleri

فتح مارشي يلكنلر بيچيله جك، يلكنلر ديكيله جك؛طاغلردن چكديريلن، قاليونلر چكيله جك؛كرپدنلرله  سورڭ ديشلري سوكوله جك! يورو؛ حالا نه  دييه  اويونده ، اويناشده سڭ؟فاتحڭ استانبولي فتح ايتديگي ياشده سڭ! سن ده  كچه بيليرسڭ ياردن، آنادن، سردنسنڭ ده  دستانڭى اوقويالم ازبردنخبرڭ يوق كبيدر طاشيديغڭ دگردن الده  سنسڭ، ديلده سڭ؛ كوڭلده سڭ، باشده سڭ،فاتحڭ استانبولي فتح ايتديگي ياشده سڭ! يوزينه  چارپمق كرك زمانه نڭ فندينى!گوستر: قباران صولر ناصل ييقار بندينى!كوچك كورمه ، خور كورمه ، دليقانليم كنديڭي! شو قيريق آبده يي يوكسلته جك طاشده سڭ؛فاتحڭ استانبولي فتح ايتديگي ياشده سڭ! بو كتابلر فاتحدر، سليمدر، سليماندر؛شو محراب سنان الدین، شو مناره  سناندر؛هايدي، آرتيق اويويان دستانڭى اوياندير! بيلمم، نه دن كونده لك ايشلرله  تلاشده سڭ.قيزم، سن ده  فاتحلر طوغوراجق ياشده سڭ! دليقانليم! اشارت آلديغڭ كون آتاڭدن!يورويه جكسڭ! ملّت يورويه جك آرقه ڭدن!سڭا سلام كتيردم اولوباتلي حسندن! سنكه  برجلره  بايراق اولاجق قماشده سڭ؛فاتحڭ استانبولي فتح ايتديگي ياشده سڭ! بيراق، بوزوق ساعتلر يالان ياڭليش ايشله سين!چلبيلر چكيلوب حرملرده  قيشلاسين!يورو آسلانم، فتح حاضرلغي باشلاسین! يورو، حالا نه  دييه  كنديڭله  صاواشده سڭ؟فاتحڭ استانبولي فتح ايتديگي ياشده سڭ! عارف نهاد آسيه  Yelkenler biçilecek, yelkenler dikilecek;Dağlardan çektirilen, kalyonlar çekilecek;Kerpetenlerle surun dişleri sökülecek! Yürü; hâlâ ne diye oyunda, oynaştasın?Fatih’in İstanbul'u fethettiği yaştasın! Sen de geçebilirsin yardan, anadan, serdenSenin de destanını okuyalım ezberdenHaberin yok gibidir taşıdığın değerden Elde sensin, dilde sen; gönüldesin, baştasınFatih’in İstanbul'u fethettiği yaştasın! Yüzüne çarpmak gerek zamanenin fendini!Göster: kabaran sular nasıl yıkar bendini!Küçük görme, hor görme, delikanlım kendini! Şu kırık âbideyi yükseltecek taştasın;Fatih’in İstanbul'u fethettiği yaştasın Bu kitaplar Fatih’tir, Selim'dir, Süleyman'dır;Şu mihrab Sinânüddin, şu minare Sinan’dır;Haydi, artık uyuyan destanını uyandır! Bilmem, neden gündelik işlerle telâştasınKızım, sen de Fâtihler doğuracak yaştasın! Delikanlım! İşaret aldığın gün atandan!Yürüyeceksin! Millet yürüyecek arkandan!Sana selâm getirdim Ulubatlı Hasan'dan! Sen ki burçlara bayrak olacak kumaştasın;Fatih’in İstanbul'u fethettiği yaştasın! Bırak, bozuk saatler yalan yanlış işlesin!Çelebiler çekilip haremlerde kışlasın!Yürü aslanım, fetih hazırlığı başlasın Yürü, hâlâ ne diye kendinle savaştasın?Fatih’in İstanbul'u fethettiği yaştasın! Arif Nihat Asya

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiÖküz Öldü Ortaklık Bozuldu
Deyimlerimiz ve Hikayeleri

أوكوز ئولدي اورتاقلق بوزولدي برلكده  ايش ياپان طرفلر آراسنده كي ياقينلاشمه يي صاغلايان سبب اورته دن قالقنجه  اورتاقلق ده  بوزولور. انسانلر برلكده  ياشار، برلكده  ايش ياپار و اورتاقلقلر قورارلر. اورتاقلق قارشيلقلي كوگن، صايغي و سوگي يه  طايانير. بو دگرلر ييقيلنجه  اورتاقلق ده  اورته دن قالقار. قيصه  و اوزون سورن اورتاقلقلر واردر. بربريني طانيمايان؛ اما بربرينه  كوگنن، اينانان، طيش تأثيرلردن اتكيلنمه ين اورتاقلقلر واردركه  ئولنجه يه  قدر دوام ايدر. أوّلجه  فقير بر كويلينڭ چفت سورمكده  قوللانديغي بر چفت أوكوزي وارمش. بونلردن بري ئولمش. كويلي، طوپراق آغاسنه  كيدرك يالوار ياقار بر أوكوز پاره سي ايسته مش. آغا، كويلي يه : - أوكوزڭ پاره سني أوده ينجه يه  قدر حيوان اورتاق مالمز صاييلاجق. اللي دونم تارله مي سوره جكسڭ، آغيلمه  باقاجقسڭ، خرمانده  يارديم ايده جكسڭ، دييه رك آغير شرطلر ايلري سورمش. آغانڭ شرطلريني قبول ايدن كويلي اوڭا قول كوله  اولمش. فقط آرادن أوچ ييل كچدكدن صوڭره  پاره سنڭ ياريدن فضله سي أودنن أوكوز، كورديگي آغير ايشلره  طايانامايوب ئولمش. آغا، اسكيسي كبي كويلي يه  آنغاريه  ايشلرينى ياپديرمق ايسته مش. صبري توكنن كويلي: - آغام، غيري أوكوز ئولدي، اورتاقلق بوزولدي، دييوب آغانڭ ظلمندن قورتولمش. Birlikte iş yapan taraflar arasındaki yakınlaşmayı sağlayan sebep ortadan kalkınca ortaklık da bozulur. İnsanlar birlikte yaşar, birlikte iş yapar ve ortaklıklar kurarlar. Ortaklık karşılıklı güven, saygı ve sevgiye dayanır. Bu değerler yıkılınca ortaklık da ortadan kalkar. Kısa ve uzun süren ortaklıklar vardır. Mesela iki kardeşin kurduğu iş ortaklığı uzun sürmez. Birbirini tanımayan; ama birbirine güvenen, inanan, dış tesirlerden etkilenmeyen ortaklıklar vardır ki ölünceye kadar devam eder. Evvelce fakir bir köylünün çift sürmekte kullandığı bir çift öküzü varmış. Bunlardan biri ölmüş. Köylü, toprak ağasına giderek yalvar yakar bir öküz parası istemiş. Ağa, köylüye: - Öküzün parasını ödeyinceye kadar hayvan ortak malımız sayılacak. Elli dönüm tarlamı süreceksin, ağılıma bakacaksın, harmanda yardım edeceksin, diyerek ağır şartlar ileri sürmüş. Ağanın şartlarını kabul eden köylü ona kul köle olmuş. Fakat aradan üç yıl geçtikten sonra parasının yarıdan fazlası ödenen öküz, gördüğü ağır işlere dayanamayıp ölmüş. Ağa, eskisi gibi köylüye angarya işlerini yaptırmak istemiş. Sabrı tükenen köylü: - Ağam, gayrı öküz öldü, ortaklık bozuldu, deyip ağanın zulmünden kurtulmuş.

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiEy bu vatan gençleri! 
Okuma Metinleri

اي بو وطن كنجلري! فرنكلري تقليده  چاليشمايڭز. آيا، آوروپه نڭ سزه  ايتدكلري حدسز ظلم و عداوتدن صوڭره ، هانگي عقلله  اونلرڭ سفاهت و باطل افكارلرينه  اتّباع ايدوب امنيت ايدييورسڭز؟ يوق، يوق! سفيهانه  تقليد ايدنلر، اتّباع دگل، بلكه  شعورسز اولارق اونلرڭ صفنه  التحاق ايدوب كندي كنديڭزي و قرداشلريڭزي اعدام ايدييورسڭز. آگاه اوليڭزكه ، سز اخلاقسزجه سنه  اتّباع ايتدكجه ، حميت دعواسنده  يالانجيلق ايدييورسڭز. چونكه  شو صورتده  اتّباعڭز، ملّيتڭزه  قارشي بر استخفافدر و ملّته  بر استهزادر. ( مثنوئ نوريه  مجموعه سي) بديع الزمان سعيد نورسي Frenkleri taklide çalışmayınız. Âyâ, Avrupa'nın size ettikleri hadsiz zulüm ve adavetten sonra, hangi akılla onların sefahat ve bâtıl efkârlarına ittibâ edip emniyet ediyorsunuz? Yok, yok! Sefihane taklit edenler, ittibâ değil, belki şuursuz olarak onların safına iltihak edip kendi kendinizi ve kardeşlerinizi idam ediyorsunuz. Agâh olunuz ki, siz ahlâksızcasına ittibâ ettikçe, hamiyet davasında yalancılık ediyorsunuz. Çünkü şu surette ittibâınız, milliyetinize karşı bir istihfaftır ve millete bir istihzadır. (Mesnevi-i Nuriye Mecmuası) Bediüzzaman Said Nursi

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiOsmanlıca Yazabliyorum
Osmanlıca Yazabiliyorum

AKLINIZDA OLSUN! “Düşmanından çok dostundan sakın! Çünkü dostluk biterse; sana nasıl zarar verebileceğini en iyi dostun bilir.” Bob Marley “Bir zaman gelir ki, samimi arkadaş ve helal paradan daha nadir hiçbir şey bulunmaz.” Cafer-i Sadık “Bir kimsenin ilmi, kendisini Allah Teâlâ’nın yasaklarından men etmiyorsa, o kimse büyük tehlikededir.” Ebu Hanife “Harekette birlik olmazsa, fikirde birlik faydasızdır.” Muhammed İkbal “Bir insanın kaderi, dağdaki patika gibidir; bazen çıkar, bazen iner, bazen de dibi görünmeyen bir uçurumun başına gelir durur. İnsan tek başına böyle yolda yürüyemez. Ama birleşenler, birbirlerine omuz verenler her engeli aşar.” Cengiz Aytmatov “İnsanın 2 seçeneği vardır, ya bütün gün karanlığa küfredersiniz ya da güneşe yürürsünüz.” Ahmet Şerif İzgören “Size öyle bir vatan aldım ki; ebediyen sizin olacaktır.” Alparslan “Hayatımda hiçbir hayalim gerçekleşmedi. Peki, mutlu muyum? Evet.” Bill Gates “Topraktan geldi insan, yine toprağa dönecek iki lokma ekmek için ömür boyu dövüşecek.” Barış Manço  “Yemin ederim ki, dünyanın bütün toprakları bir tek insanın kanını akıtmaya değmez.” Cemil Meriç  “İnsanın kendisiyle ilgilenmeyecek kadar uzun yaşaması büyük şanssızlık.” Chuang Tzu “Toprağa kötü şeyler de atılır. Fakat toprak, hep iyi şeylerle (çiçek, ağaç, vs.) karşılık verir.” Cüneyd-i Bağdadi                         Ç Ö Z Ü M             

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiTarihten Notlar
Tarihten Notlar

يوز صوپه  قانوني سلطان سليمان، كنجلگنده  او زمانڭ مشهور عالم و خواجه لرندن چوق ايي بر اگيتيم آلمشدي. بونڭ ياننده ، ديگر شهزاده لر كبي بر صنعت ده  أوگرنمسي كركييوردى. بونڭ ايچون استانبولڭ اڭ مشهور قويومجيسنه  كوندريلدي. بوراده  بو مسلگڭ بتون اينجه لكلريني أوگرنييوردى. بر اوسته سنڭ ويرديگي بر ايشي ياپمدي. اوسته سي ده  اوڭا: ”سڭا يوز صوپه  اوراجغم“ دييه  يمين ايتدي. شهزاده  سليمان بوني آننه سنه  سويله ينجه  والده  سلطان اوسته يي حضوره  چاغيروب اوغلني عفو ايتمه سني رجا ايتدي و بونڭ ايچون ده  بيڭ آلتين احسان ايتدي. ايرته سي كون اوسته سي شهزاده  سليمانه  بو بيڭ آلتيني ويره رك، بونلر ايله  يوز عدد آلتين تل ياپمه سني امر ايتدي. تللر حاضر اولنجه  بونلري بر آرايه  كتيرن اوسته ، بو تللرله  سليمانه  بر دفعه  اورارق يميننى يرينه  كتيردي. بويله جه  هم والده  سلطانڭ احساننه  قاووشمش، هم ده  يميننى يرينه  كتيرمش اولدي. Yüz Sopa Kanuni Sultan Süleyman, gençliğinde o zamanın meşhur âlim ve hocalarından çok iyi bir eğitim almıştı. Bunun yanında, diğer şehzadeler gibi bir sanat da öğrenmesi gerekiyordu. Bunun için İstanbul’un en meşhur kuyumcusuna gönderildi. Burada bu mesleğin bütün inceliklerini öğreniyordu. Bir ustasının verdiği bir işi yapmadı. Ustası da ona: “Sana yüz sopa vuracağım” diye yemin etti. Şehzade Süleyman bunu annesine söyleyince Valide Sultan ustayı huzura çağırıp oğlunu affetmesini rica etti ve bunun için de bin altın ihsan etti. Ertesi gün ustası Şehzade Süleyman’a bu bin altını vererek, bunlar ile yüz adet altın tel yapmasını emretti. Teller hazır olunca bunları bir araya getiren usta, bu tellerle Süleyman’a bir defa vurarak yeminini yerine getirdi. Böylece hem Valide Sultanın ihsanına kavuşmuş, hem de yeminini yerine getirmiş oldu. دشمان آصفالت يوللردنمي كلدي ١نجی بالقان حربي صيره سنده  عثمانلي اوردوسي، اتحادجيلرڭ اوردويه  سياستي صوقمه لري و صوبايلري فرقه لره  آييرمه لري نتيجه سنده  يڭيله رك دواملي كري چكيلييوردي. نهايت ادرنه  دشمان ألنه  كچنجه  عثمانلي برلكلري چاتالجه  أوڭلرنده  صاوونمه يه  كچديلر. يونانليلر دڭز يولنه ، بولغارلر دمير يولنه  حاكم اولمشلر، عثمانلي برلكلرينڭ آنا وطنله  ايليشكيسي كسيلمشدي. اولدقجه  زور طورومده  قالينمشدي. ايشته  بو كوتو خبرلر سلطان رشاده  كلدكجه  أوزونتوسندن نه  ياپاجغني بيله مييور، استانبولڭ تهلكه يه  كيرمه مسي ايچون چاره لر آرييوردي. نهايت اطرافنده كيلره  فكرينى آچيقلادى: ”بن سنجاق شريفي المه  آلوب بالذّات جبهه يه  كيدييورم. عسكر، پادشاهلريني باشلرنده  كورنجه  بيوك بر شوقله  دشمانه  صالديرير و ايلرله مه لريني طورديرور. “ حربيه  ناظري ناظم پاشا بوني خبر آلنجه  همن پادشاهه  كله رك: ”بو قيش موسمنده  جبهه يه  كيدوب ده  نه  ياپاجقسڭز پادشاهم؟ چامور درياسندن چيقيلماز. حيوانلرڭ آياغي، آرابه لرڭ تكرلكلري هپ چاموره  كومولير“ ديينجه  سلطان رشاد: ”پاشام! دشمان بورايه  قدر هپ آصفالت يوللردنمي كلدي؟“ جوابنى ويردي. Düşman Asfalt Yollardan Mı Geldi 1. Balkan Harbi sırasında Osmanlı ordusu, İttihatçıların orduya siyaseti sokmaları ve subayları fırkalara ayırmaları neticesinde yenilerek devamlı geri çekiliyordu. Nihayet Edirne düşman eline geçince Osmanlı birlikleri Çatalca önlerinde savunmaya geçtiler. Yunanlılar deniz yoluna, Bulgarlar demir yoluna hâkim olmuşlar, Osmanlı birliklerinin anavatanla ilişkisi kesilmişti. Oldukça zor durumda kalınmıştı. İşte bu kötü haberler Sultan Reşad’a geldikçe üzüntüsünden ne yapacağını bilemiyor, İstanbul’un tehlikeye girmemesi için çareler arıyordu. Nihayet etrafındakilere fikrini açıkladı:-Ben Sancak-ı Şerifi elime alıp bizzat cepheye gidiyorum. Asker, padişahlarını başlarında görünce büyük bir şevkle düşmana saldırır ve ilerlemelerini durdurur. Harbiye Nazırı Nazım Paşa bunu haber alınca hemen padişaha gelerek:-Bu kış mevsiminde cepheye gidip de ne yapacaksınız padişahım? Çamur deryasından çıkılmaz. Hayvanların ayağı, arabaların tekerlekleri hep çamura gömülür, deyince Sultan Reşad: “Paşam! Düşman buraya kadar hep asfalt yollardan mı geldi?” cevabını verdi. بن ناصل بري ايكي ايله دمسه  سلطان عبدالمجيد زماننده  ١٨٥٣-١٨٥٦ قيريم حربي صيره سنده  سردار اكرم عمر پاشا قومانده سنده كي عثمانلي اوردوسي طونه بويلرينه  سوق ايديلمشدي. بو اوردوده  بولونان قوجه  خليل اسمنده كي بر طوپجي نفري، روس طابيه لريني دوگمش و اونلري كري چكيلمه يه  مجبور ايتمشدي. فقط دشمان آتشي اثناسنده  بر شاراپنل پارچه سي قارننه  اصابت ايتدي و باغرصاقلري طيشاري فيرلادى. بر اليله  باغرصاقلريني قارننه  تپمه يه  چاليشيركن بر اليله  ده  قويننده  آصيلي بر تفنك مرميسني چيقارارق سپر آرقداشي و همشهريسي محمده  ويره رك: ”همشهرم، كورديگڭ بو قورشون، كچن موصقوف حربنده  بابامي شهيد ايتمش. بن او زمانلري چوجقدم. بابام بو قورشوني بڭا يادگار اولارق كوندرمش. شيمدي سن بو قورشوني و بنم قانمله  بويانان شو كُلَّه  پارچه سني آل و صاغ سالم كويه  دونه بيليرسه ڭ، بونلري اوغلمه  وير و دیكه ؛ ”باباڭ ديديكه ، اللّٰه يولنده ، وطن اوغرنده  بن ناصيل بري ايكي ايتديسه م، او ده  ايكي يي أوچ ايتسين.“ Ben Nasıl Biri İki Eyledimse Sultan Abdüllmecid zamanında 1853-1856 Kırım harbi sırasında Serdar-ı Ekrem Ömer Paşa kumandasındaki Osmanlı ordusu Tuna boylarına sevk edilmişti. Bu orduda bulunan Koca Halil ismindeki bir topçu neferi, Rus tabyalarını döğmüş ve onları geri çekilmeye mecbur etmişti. Fakat düşman ateşi esnasında bir şarapnel parçası karnına isabet etti ve bağırsakları dışarı fırladı. Bir eliyle bağırsaklarını karnına tepmeye çalışırken bir eliyle de koynunda asılı bir tüfek mermisini çıkararak siper arkadaşı ve hemşehrisi Mehmed’e vererek:-Hemşerim, gördüğün bu kurşun, geçen Moskof harbinde babamı şehid etmiş. Ben o zamanları çocuktum. Babam bu kurşunu bana yadigâr olarak göndermiş. Şimdi sen bu kurşunu ve benim kanımla boyanan şu gülle parçasını al ve sağ salim köye dönebilirsen, bunları oğluma ver ve de ki; “Baban dedi ki, Allah yolunda, vatan uğrunda ben nasıl biri iki ettiysem, o da ikiyi üç etsin.” توصيه  ايتمه م ماژسته  فرانسه  ايمپراطوري ٢نجی ناپوليون، سرايده  ويريلن بر بالوده  عثمانلي سفيری احمد وفيق پاشانڭ ياننه  ياقلاشمش، او وقتلر بر ولايتمز اولان بيروته  سوزي كتيره رك: ”شو آنده  بيروتي اشغال ايتمك أوزره  بر تومن فرانسز عسكري يوله  چيقييور“ دييه  سفيريمزي تهديد ايدر. پاشا: ”توصيه  ايتمه م ماژسته “ دير. عثمانلي سونگولري فرانسز عسكرينى دڭزه  دوكر... ايمپراطور آلاي ايدرك: ”اكسلانس، بو صوڭوجه  عسكري بيلگيلرينه مي طايانارق وارييورلر“ دييه  صورنجه ، وفيق پاشا: ”خير، تاريخي بيلگيلره  طايانارق... عمجه ڭز ١نجی ناپوليون ده  عكا قلعه سي أوڭنده  بويله  بر درس آلمشلردي“ دييه  جواب ويرر. Tavsiye Etmem Majeste Fransa İmparatoru III. Napolyon, sarayda verilen bir baloda Osmanlı sefir Ahmed Vefik Paşa’nın yanına yaklaşmış, o vakitler bir vilayetimiz olan Beyrut’a sözü getirerek: “Şu anda Beyrut’u işgal etmek üzere bir tümen Fransız askeri yola çıkıyor” diye sefirimizi tehdid eder. Paşa: “Tavsiye etmem Majeste” der. Osmanlı süngüleri Fransız askerini denize döker... İmparator alay ederek: “Ekselans, bu sonuca askeri bilgilerine mi dayanarak varıyorlar” diye sorunca, Vefik Paşa: “Hayır, tarihi bilgilere dayanarak... Amcanız 1. Napolyon da Akka kalesi önünde böyle bir ders almışlardı” diye cevap verir. بر درهم بال ايچون سلطان ٢نجی محموده ، او زمانه  قدر هيچ يیمه دیگي كچي بوينوزيني چوق مدح ايتديلر. پادشاه ده  بو قدر أوگولن بو ميوه يي مراق ايتدي و ”گتيرڭ باقالم ناصل بر شيدر؟“ ديدي. بو امر أوزرينه  كتيريلن كچيبوينوزلرندن برينى آغزينه  آلدي، فقط براز چيگنه دكدن صوڭره  آتدي. ياننده كيلر، ”نيچون آتديڭز افنديمز؟“ دييه  صورنجه ؛ ”بر درهم بال ايچون بش چكي اودون چيگنه يه مم!“ جوابنى ويردي. Bir Dirhem Bal İçin Sultan 2. Mahmud’a, o zamana kadar hiç yemediği keçiboynuzunu çok medhettiler. Padişah da bu kadar övülen bu meyveyi merak etti ve “Getirin bakalım nasıl bir şeydir?” dedi. Bu emir üzerine getirilen keçiboynuzlarından birini ağzına aldı, fakat biraz çiğnedikten sonra attı. Yanındakiler, “Niçin attınız efendimiz?” diye sorunca; “Bir dirhem bal için beş çeki odun çiğneyemem!” cevabını verdi.

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak
Konu resmiBulmaca
Bulmaca

Aşağıdaki kelimeleri Osmanlı Türkçesine çevirdikten sonra kutulara yerleştiriniz ve kırmızı daire içine denk gelen harfleri aşağıda rakam sırasına göre düzenlenmiş kutulara yerleştirdikten sonra Osmanlıca el yazısı ile kaydediniz ve ortaya çıkacak cümleyi Latin harfleri ile yazıp mektup@osmanlicadergi.com adresine gönderiniz. Gelenler arasından yapılacak çekilişte 5 kişiye Kitâbe Okuma Rehberi Kitabı hediye edilecektir. Cevaplarınızı 20 Mayıs tarihine kadar gönderiniz. Neticeler 25 Nisan’da sosyal medya hesaplarımızda açıklanacaktır.                     C E V A P         

Osmanlıca DERGİ 01 Ocak